ZEKAKÜBÜ
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

İSLAM ÜLKELERİNDE KADINLAR

Aşağa gitmek

İSLAM ÜLKELERİNDE KADINLAR Empty İSLAM ÜLKELERİNDE KADINLAR

Mesaj  Admin Ptsi Ağus. 25, 2008 11:59 pm

İSLAM ÜLKELERİNDE KADINLAR...
Şeriat gölgesinde 2. sınıf yaşamlar...

Fotoğraflar: Associated Press/22.8.2008
http://i.milliyet.com.tr/GaleriHaber/2008/08/22/fft20_mf91938.Jpeg

KAYNAK: GAZETE MİLLİYET

İRAN: Kadınlar 1963 yılında seçme ve seçilme hakkı kazandı. Kadınlar pasaport alabilmek için baba, eş ya da bir erkek akrabadan izin almak zorunda. Evli kadınlar ülkeden ayrılmak için önce eşlerinin yazılı iznini almak zorunda. 2003 yılında Muhafızlar Konseyi, BM İşkencenin Önlenmesi ve Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi (CEDAW) sözleşmelerinin benimsenmesini öngören yasayı reddetti. Erkeklere 4 eşe kadar evliliğe izin veriliyor. Ceza kanunu, zina ile suçlanan kadın ve erkeğin taşlanarak öldürülmesine yönelik hükümler içeriyor.

Bir kadının mahkemede tanıklığı erkeğinkinin yarısı kadardır. Bir kadın suç kurbanı için ailesine ödenen kan parası bir erkek kurbanın yarısıdır. Kadınların evli olmayan erkekler ya da akrabaları olmayan erkeklerin arasına karışmaları yasaktır. Otobüslerde kendilerine ayrılan yerlere binmek ve kamu binalarına, üniversitelere ve havaalanlarına ayrı girişlerden girmek zorundadırlar. Kıyafetleri ya da davranışları uygun görülmeyen kadınlara cezai yaptırımlar uygulanmaktadır. Mevzuata göre, -yabancı kadınlar dahil- örtülü olmayan kadınların resimlerinin yazılı medyada yayımlanması yasaktır. İşyerlerinde İslami kıyafet kurallarına uymayanlara cezai yaptırımlar uygulanır.

SUUDİ ARABİSTAN: Majlis Ash-Shura'nın 150 üyesi kral tarafından atanır ve kadınlara yer verilmemiştir. İlk kez 2004 yılı yerel seçimlerinde sadece erkeklere seçme ve seçilme hakkı tanınmıştır. İş dünyasında kadın ve erkeğin ayrı çalışması zorunluğu vardır. Kadınlar, mimarlık, mühendislik ve gazetecilik alanlarında sınırlandırılmıştır. Suudi hükümeti, CEDAW Sözleşmesi'ni 2000 yılında "İslam hukukuyla çeliştiği" noktalarda çekincelerini koyarak imzalamıştır. Mahkemede iki kadının şahitliği bir erkeğin şahitliğine eşit. Bir erkeğin boşanması için gerekçe göstermeksizin istemek yeterli iken, kadının özel olarak düzenlenmiş yasal bir durumu gerekçe olarak göstermesi gerekiyor. Boşanmış ya da dul kadın, çocuklarının bakımını erkek çocuklarda 7, kız çocuklarda 9 yaşına kadar üstlenebilir. Bu yaşın üzerindeki çocuklar boşanmış erkeğe ya da ölmüş erkeğin ailesine verilir. Kadının hane halkından olmayan erkeklerden ayrı durması gerekir. Kadın, sürücü ehliyeti alamaz ve hane halkından olmayan birisinin kullandığı arabaya binemez. Bir kadının bir sağlık müdahalesi alabilmesi için hane halkından birinin yazılı rızası gerekir.

Kamu yaşamında bir kadının "abaya" (vücudu tümüyle örten giysi) giymesi beklenir. Kadınlar, yakınlarda ikamet eden ve sorumluluğu üzerine alabilecek erkek akrabası bulunmadıkça kırsal kesimde iş kabul edemezler.

LİBYA: Kadınlar seçme ve seçilme hakkına 1964 yılında kavuştu. Yasa önünde kadın ve erkek eşit olmasına karşın, sosyal eşitsizlikler sürmektedir. Kadınlar yurtdışına seyahat edebilmek için eşleri ya da yakın akrabalarından izin almak zorundadır. Kadının miras hakkı erkeğinkinin yarısıdır.

MISIR: Kadınlar seçme ve seçilme hakkına 1956 yılında kavuştu. Mısır mevzuatı, Roma hukuku ve İslam hukuku prensiplerine dayanır. Kadınların medeni statülerine ilişkin düzenlemeler evlenme, boşanma, miras ve çalışma alanında hükümler içeren İslam hukukundan kaynaklanmaktadır. Müslüman kadınların Hıristiyan bir erkekle evlenmesi yasak. Müslüman erkekle evlenen gayrimüslim kadınlar ise İslam hukukuna tabi oluyor. Mısır, CEDAW Sözleşmesi'ni 1981 yılında "İslam hukukuyla çatışma" konusunda çekinceler koyarak onayladı. 2002 UNICEF raporuna göre Mısırlı kadınların yüzde 35'i kocaları tarafından dövülmüştür. Töre suçlarına mevzuatta özel olarak değinilmiyor, uygulamada ise mahkemeler bu tür suçlardan yargılananlara diğer cinayet suçlularına kıyasla daha hafif cezalar vermektedir.

PAKİSTAN: Kadınlar 1947 yılında seçme ve seçilme hakkına sahip oldu. Ülkede kadına karşı şiddet, tecavüz ve çocuk istismarı ciddi sorunlar yaratıyor. Pakistan İnsan Hakları Komisyonu'na göre her iki kadından biri ruhsal ya da fiziksel şiddete uğruyor. Kadınlar; aile hukuku, mülkiyet hukuku ve yargı sisteminde ayrımcılıkla karşı karşıyadır. Kız çocuklar mirastan erkek çocukların yarısı kadar pay alırlar. Kadınlar eşlerinin mirasından 1/8 oranında pay alabilirler.

TUNUS: Kadınlar oy kullanma hakkında 1957-59'da sahip oldu. Arap bölgesinde kadın hakları konusunda en çok gelişme gösteren ülke olarak anılmaktadır. Siyasi partiler için yüzde 20 gönüllü kadın kotası uygulanmaktadır.

ÜRDÜN: Kadınlar seçme ve seçilme hakkına 1974 yılında sahip oldu. Medeni, adli ve ticari mahkemelerde bir kadının tanıklığı bir erkeğinkine eşittir; ancak şeriat mahkemelerinde çoğu durumlarda ancak iki kadının tanıklığı bir erkeğinkine eşit kabul edilir. Evlilik, boşanma ve çocukların vesayeti gibi konular İslam hukukuna dayalı mahkemelerde karara bağlanır.
"Kadını dövmek onun onurunu incitmez, çünkü kadın doğuştan onursuzdur" kuralı benimseniyor. Örtünen her kadına ayda 22 dolar kadar para ödeniyor. Her evde 5-6 kadın olduğu için aylık gelir 130 dolara kadar çıkıyor. 1990'lı yıllarda karma eğitim kaldırıldı. Kız öğrencilerin şort giymeleri ve gösteri yapmaları yasaklandı. Görücü usulünü eleştiren bir film gösterilirken sis bombası atıldı, kadın sığınma kampı bombalandı. Ülkede bekaret çok önemlidir. Bekaret zarının tamir masrafı yaklaşık 300$. Bu durum ülke genelinde oldukça yaygındır.

YEMEN: Kadınlar seçme ve seçilme hakkına 1967 yılında sahip oldu. Medeni hukuka göre evli bir kadın kocasına itaat etmek zorundadır. Erkekler rahatça boşanabilirken, kadınlar bunu gerekçelendirmek durumundadır. İslami kurallar, kadınların kocasından izin almadan ev dışına çıkmasını yasaklamaktadır.

ENDONEZYA: Kadınlar 1945 yılında oy kullanma ve seçilme hakkı kazandı. Seçim yasasında 2003 yılında yapılan değişiklikle siyasi partilere aday listelerinde en az yüzde 30 kadın aday göstermeleri kurala bağlandı.

FAS: Kadınlar seçme ve seçilme hakkına 1963 yılında kavuştu. 2003 yılında kabul edilen Aile Yasası ile Yasal evlilik yaşı 18'e yükseltilerek çokeşlilik zorlaştırıldı. Eylül 2002 seçimleri öncesinde Kral 6. Muhammed kadın kotası koyarak 325 sandalyeli meclisin 30 sandalyesini kadınlar için ayırdı.

KUVEYT: Kadın her bakımdan ikinci sınıf muamelesi görüyor. Fakat erkeklerle birlikte çalışabilme özgürlükleri var. İslamcı örgütler kadınları örtünmeleri için zorluyor. Kuveytli kızların %60'ı örtünüyor. Örtünmeyenler üzerinde de büyük baskı var. Tıp fakültesinin bombalanması gibi eylemler yapılıyor.

KATAR: Kadinlar secimde aday olsalar bile, erkeklerin bulundugu ortamda bulunmalari yasak. Miting ve TV'de yüzlerini göstermeleri yasak, sadece telefonla oy isteyebiliyorlar. Çarşafsız sokağa çıkmak yasak. Nüfus cüzdanları yoktur, isimleri babaları veya kocalarının kimliklerinde yazılıdır.

YEMEN:Kadınlar erkeklerle yüz yüze gelse bile el sıkışmaları yasaktır. Çarşaf giyip, peçe takmaları zorunludur.

BANGLADEŞ: Bangledeş'li kadınlara uygulanan baskı nedeniyle, kadınlar erkeklere uygun görülen işlerin haricindeki işlere yöneltilir. Yerel mollalarin fetvaları ile hırsızların elleri kesilir, zina yapan kadınlar taşlanır, kırsal kesimde erkekler doğum kontrolu yapan karılarını boşarlar. Kendi küçük işleri için banka kredisi alan kadınlara da iyi gözle bakılmaz, çünkü, "kadınların ekonomik özgürlük kazanmalari, erkeklerden daha üstün bir yer sağlayacağı için" istenmez. "Tanrı'nın planında bu yoktur" denir.

CEZAYİR: Hergün kadınlar kaçırılıyor, işkence görüyor, tecavüze uğruyor, sakatlanıyor ve köktendinci silahlı grup tarafından öldürülüyor.
Kadınlar salt "kadın" oldukları için hedef alınıyor ve tıpkı ortaçağda oldugu gibi, "kötülüğü" simgeledikleri için bu muameleye tabi tutuluyor...
'Silahli İslamcı Grup' ve "Silahli Islamcı Hareket" ve "Islami Kurtulus Ordusu" koyu bir taassubu denetliyor.

Silahli islamcı Grup, örtünmeden dolaşan bütün kadınları potansiyel askeri hedef olarak tanımlıyor. Bu tehdidi daha etkili kılmak için köktendinciler, 17 ve 18 yaşındaki iki liseli kızı otobüs beklerken öldürmüşlerdir. Tesettürlü bir kız arkadaşı ile sokakta yürüyen bir başka liseli kız da, yerel köktendincilerce "örtünmesi" için uyarılmış, ama örtünmeyi reddedince öldürülmüştür.
Cezayir'in her yerinde duvar yazılarında şu slogan vardır : "Cilbab (tepeden tırnağa kapalı elbise) giyen kadınlar, Tanrı sizi kutsasın; hicap (başörtüsü) takan kadınlar; Tanrı size doğru yolu göstersin. Ve siz, kendilerini teşhir eden kadınlar, kurşunlar sizin için.."

Bu konuda genç kızlar şöyle demekte;"Hiçbirimiz örtünmeyi istemiyoruz. Ama korku, düşüncelerimizden ve özgür olma isteğimizden daha güçlü, korku bizi her taraftan kuşatıyor. Anne-babamız, erkek kardeşlerimiz hep bir ağızdan, 'Yaşamak istiyorsan örtün!' diyorlar.



Bu fotoğraflara iyi bakın!
Bazı eyaletlerinde şeriat kurallarının hakim olduğu ve cehaletin kol gezdiği Pakistan’da kadın olmak çok zor. Erkeklerin ‘söz dinlemeyen’ kadınlara uyguladıkları şiddet yöntemleri arasında yüze kezzap atmak en yaygın olanı. Aşağıda fotoğrafları görülen kadınlar sadece kadın oldukları ve seslerini yükselttikleri için yobaz, ***** erkekler tarafından bu hale getirildi.



Bazı eyaletlerinde şeriat kurallarının hakim olduğu ve cehaletin kol gezdiği Pakistan’da kadın olmak çok zor. Erkeklerin ‘söz dinlemeyen’ kadınlara uyguladıkları şiddet yöntemleri arasında yüze kezzap atmak en yaygın olanı. Aşağıda fotoğrafları görülen kadınlar sadece kadın oldukları ve seslerini yükselttikleri için yobaz, cahil erkekler tarafından bu hale getirildi.


ŞAMİM AKTER 18 yaşındaki Şamim’in yüzüne, 3 yıl önce sokakta yürürken tanımadığı 3 erkek kezzap attı. Erkekler, bir kadının sokakta tek başına yürümesini şeriata aykırı bulmuşlardı. Bu yüzden de kendilerine göre Şamim’i kezzap atarak cezalandırmışlardı.



IRUM SAİD

Şu anda 30 yaşında. Kezzapla yakıldığında 18 yaşındaydı. Evlenmeyi reddettiği erkek caddenin ortasında vücuduna kezzap attı. Kör oldu. Yüzü, sırtı ve omuzları yandı. Tam 25 kez ameliyat oldu ve ancak bu kadar düzelebildi.

ATİYE HALİL

3 yıl önce 13 yaşındayken komşularının yaşlı bir akrabası Atiye ile evlenmek istedi. Ailesi kabul etti. Ama Atiye daha küçük olduğunu belirtip bu isteği reddetti. Reddedilmeyi kendine yediremeyen erkek, Atiye’yi kezzapla yaktı.


NECEF SULTAN

5 yaşında uyurken babası tarafından yakıldı. Çünkü baba Pakistan’da değersiz olarak kabul edilen bir kız çocuk daha istemiyordu. Necef yaralarının iyileşmesi için 15 kez ameliyat oldu. Şu anda 16 yaşında 2 gözü kör ve yüzü iskeleti andırıyor.

SABİRE SULTAN

Şu anda 30 yaşında olan Sabire, kocası tarafından yakıldı. Kocası, bir kavga sonucunda Sabire’nin yüzüne kezzap attı. Sabire bu olayı yaşadığı zaman hamileydi. Bir başka deyişle hamile olması bile onu koca ?iddetinden kurtaramadı

SAİRA LİYAKAT

Şu anda 26 yaşında olan Saira, 15 yaşındayken evlendirildi. Evliyken okula devam etmek, mezun olmak istedi. Ama kocası Saira’nın bu isteğini yüzüne kezzap atarak cezalandırdı. Saira eski fotoğraflarına bakarak avunuyor.

Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 5221
Kayıt tarihi : 27/01/08

https://zeka.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz