DEGÜSTASYON NEDİR
1 sayfadaki 1 sayfası
DEGÜSTASYON NEDİR
Admin Cuma Haz. 05, 2009 8:50 am
Özellikle şarap için kullanılan, alkollü içkilerin tadına bakarak kalitesini ölçme işine degustasyon, bu işi yapan şahsa da degüstatör denir...
Degüstasyon üç aşamada yapılır:
1: Görsel İnceleme, 2: Koklayarak İnceleme, 3: Tadarak İnceleme.
Görsel İnceleme
Bu incelemenin amacı, şarapların rengini, rengin tonunu, şarabın berraklığını inceleyerek, şarapların yaşı, rengin kalitesi ve gözle görülür bir kusuru ( bulanıklık, matlık, parçacıklar) olup olmadığı hakkında karara varmaktır. Görsel kusurlar hastalık belirtisidir. Berraklık, parlaklık ve canlı görünüm ise şarapların iyi şekilde işlendiğini göstermektedir.
Beyaz şarabın rengi soluk sarıdan kahverengiye kadar değişebilir. altın sarısı, topaz ve kehribar sarısı yıllanma; açık sarı, yeşil ve yeşilimsi sarı renk ise gençlik belirtisidir. Çok açık (renksiz), çok koyu sarı ve esmer kirli sarı tonları ise bozukluk belirtisidir.
Kırmızı şarabın rengi açık kırmızıdan esmer kırmızıya kadar değişebilir. Kiremit kırmızı, kestane, turuncumsu kırmızı yıllanma; parlak, menekşemsi, nar, yakut, koyu kırmızı renk gençliği gösterir. Soluk kırmızı, esmer kirli kırmızı kusur belirtisidir.
Koklayarak İnceleme
Koklayarak yapılan incelemenin amacı öncelikle şarapta herhangi bir kusur olup olmadığını araştırmak ve şarabın sahip olduğu aromatik yapıyı incelemektir. Şarap önce bardak sallanmadan ve daha sonra bardağı dairesel olarak birkaç kez çevirdikten sonra koklanır. Çevirme hareketinin amacı sıvının yüzey gerilimini bozarak uçucu kokuları şarap yüzeyinin dışına çıkarmaktır.
Kötü kokular kusur belirtisi olup bunların başlıcaları, çürük yumurta, sirke, kükürt dioksit, kesilmiş ve kararmış elma, küf, rutubet, ve şarap mantarı tarafından kimi zaman şaraba geçebilen mantar kokusudur.
Şarapların aromatik yapısı üç gruptan oluşmaktadır.
1-Birincil aromalar: Üzüm ve üzümün aromatik yapısından şıraya ve sonra şaraba geçen meyve kökenli hoş kokulardır.
2-İkincil aromalar: fermantasyon sırasında oluşarak şaraba geçen çiçek ve meyve kökenli hoş kokulardır.
3-Üçüncül aromalar: Şarapların eskitilmeleri sırasında oluşan hayvansal ve bitkisel kökenli kokulardır.
Tadarak İnceleme
Tadarak inceleme en son aşamasıdır. Bu incelemenin amacı, şarabın içim kalitesi, karakteri ve kişiliği hakkında son kararı vermektir.
Ağıza alınan küçük bir yudum, biraz hava ile birlikte tüm ağız yüzeyinde dolaştırılır (birkaç kez) ve eğer teknik amaçlı bir tadım yapılıyor ve fazla şarap örneği inceleniyorsa, tükürük hokkasına geri tükürülür. Böylece geniz yoluyla algılanan aromatik maddeler ve şarabın ağızda bırakmış olduğu izlenim incelenmiş olur.
Alkol, şeker, organik asitler ve tanenler şarapların ağızda dengeli ve uyumlu bir şekilde algılanmasını sağlamaktadır. İstenilen aromatik maddeler bakımından zengin, dengeli ve yumuşak bir yapıya sahip olan şaraplar, kalite bakımından üstün ve kişilikli şaraplardır. Koku yönünden zengin olmayan, dengesiz yapılı, buruşturucu, yavan, sert ve kaba karakterli şaraplar ise düşük kaliteli ve sıradan şaraplardır.
Alıntıdır: Atlas Ansiklopedisi
Gerçek anlamda şarap tadımı çok zor ve tecrübe gerektiren bir işlemdir. Bunun doğru bir şekilde yapılabilmesi için birçok ögenin doğru biçimde sağlanması ilk aşamadır. Öncelikle tadım yapılacak ortam sakin, gürültüsüz, aşırı koku gibi yanıltıcı nitelikleri olmayan, ışıklı bir ortam olmalıdır. Doğru bir değerlendirme için öncelikle sağlanması gereken bazı aşamalar vardır.
Bardak Seçimi: Şarap tadımı yapılacak bardaklar bombeli ve ağız kısmına doğru daralan düz kesim bardaklar olmalıdır. Şarap bu bardaklara yaklaşık üçte bir oranında doldurulacağı için bardakların büyüklüğü de önem taşır.
Dekantasyon : Kırmızı şaraplarda burukluğunu sağlayan tanen beyaz şaraplara oranla daha yüksek miktarda bulunur. Kırmızı şarapların içilmeden önce yaklaşık 30 dakika havalandırılması dekantasyon olarak adlandırılır. Böylece tanen maddesinin oksijenle temasının sağlanması, çözülmesini ve dolasıyla kırmızı şarabın içersinde bulunan meyvemsi özelliklerin ve bukelerin daha yoğun olarak ortaya çıkmasını sağlar. Dekanter ya da karaf olarak isimlendirilen özel kaplar, bu işlem için en uygun yapıdadır. Beyaz şaraplarda tanen oranı yüksek olmadığından bu işleme gerek yoktur.
Tadım Sırası : damağın tad alma hassasiyetinin uzun zaman devam edebilmesi için tadım sırasının; beyaz şaraplardan kırmızılara, gençlerden yıllanmışlara, sek şaraplardan tatlı olanlara ve hafif şaraplardan gövdeli şaraplara doğru izlenmesi önerilmektedir.
tadım esnasında ilk inceleme görseldir. daha sonra burun ve damak incelemesi gelir.
Görsel İnceleme : Şarabın renginin ve berraklığının saptanması aşamasıdır. bu aşamada kadehin ışığa tutularak, göz hizasında değerlendirilmesi gerekir. kadehin ayağından tutularak hem ısısının değişmemesine, hem de kadehte herhangi bir leke oluşmamasına özen gösterilmelidir.
Burun İncelemesi : Şarapta bulunan aroma ve kokuların algılanabilmesi için kadeh buruna iyice yaklaştırılır ve birincil aroma algılanmaya çalışılır. ayrıca, şarapta bulunabilecek kusurlardan biri olan oksidasyon problemi de bu aşamada saptanabilir. İkinci aşamada şarap kadehte ekseni etrafında çevirilerek tekrar burna götürülür ve şarapta bulunan fenollerin oksijenle temasını arttırarak aroma ve bukelerin daha yoğun bir biçimde izlenebilmesi amaçlanır.
Damak İncelemesi: Şarabın tutarlı ve bütünlük içinde olduğunun saptanabilmesi için burunda tesbit edilen aromaların damakta da algılanabilmesi gerekir. dilin farklı bölgeleri farklı tat ve dokulara sahip olduğundan şarap ağza bir yudum alındığında, tüm dil ve damakta bu yudumu gezdirmek gerekir. böylece, şaraptaki tatların, aroma ve lezzetlerin bir bütünlük içersinde algılanması sağlanır.
Tüm bu değerlendirmeleri yaparken dikkat edilecek unsurlar; asidite, doku, yoğunluk, gövde, tanen, uzunluk ve denge olarak sıralanabilir.
Asidite : Üzümlerde doğal olarak bulunan pek çok asit şaraplara belli oranda bir canlılık katar. Makbul şaraplar asiditesi dengeli olanlardır.
Doku : Şarapların ağızda bıraktıkları yoğunluk şarapların dokusal özelliklerini oluşturur. Şaraplardaki yoğunluk, gövde, tanen ve uzunluk kavramları doku başlığının altöğeleri olarak ele alınır.
Yoğunluk : Bazı şaraplar sade ve incedir, bazıları ise; yüksek yoğunlukta ve belirgin koku ve aromalara sahiptirler. yoğunluk kriteri kişinin tercihi ile orantılıdır. Şarabın kalitesini belirlemez.
Gövde (body) : ''Dolgun gövdeli'' tabiri şarapçılıkta sık kullanılan bir tabirdir. Boğazkere, Öküzgözü, Narince gibi üzümlerden yapılan monosepaj şaraplar dolgun gövdeli olmaları ile dikkat çekerler. Şarapların ağızda uyandırdığı yoğunluk hissi; gövdeli-dolgun ya da hafif-akıcı olarak farklılık gösterir. Gövdeli şarapların yoğunluğu ağızda kendini belli eder.
Tanen : Üzümlerin çekirdek ya da kabuklarında bulunan buruk ve acımsı madde tanendir. Özellikle kırmızı şaraplardan renk alma aşamasında tanenler şaraba geçer ve şaraba belli bir burukluk katar. Tanen eskime aşamasında şaraba yuvarlak bir yapı kazandırır.
Uzunluk : Uzunluk şarabın damakta bıraktığı tadın kalıcı olmasıdır. Bazı şaraplar damakta dokunup kaybolur, kalıcı değillerdir. Bu tip şaraplar ''kısa'' olarak adlandırılırlar.
Denge: Dengeli bir şarap; görsel. burunsal ve damaksal tüm öğelerin uyumlu bir şekilde bir araya gelmesi ile sağlanır. Öğelerin ahengi denge unsurunu yaratır ve bir öğenin bile eskiliği şarabın mükemmelliğini eksik kılar.
Veritas Degütasyon Kurslarının davetlisi Jancis Robinson Türk şaraplarıyla ilgili notlarını yayınlandı:
(Notları bana ulaştıran ve sizlerin görüşlerine sunmamı sağlayan VERİTAS'ın değerli düzenleyicisi İLKGÜN ÇAM hanıma teşekkür ediyoruz.)
http://www.jancisrobinson.com/articles/a200906017.html
Aşağıda, bu siteden yaptığımız çeviriler mevcut. Kendi web sitesinde Jancis Robinson tattığı şarapları önce renklerine (beyaz, pembe ve kırmızı) göre ayırmış; sonra da üretici isimlerine göre alfabetik sırayla dizmiştir. Biz, bu şarapları, renk kategorileri içinde aldıkları puanlara göre yeniden sıraladık. Aynı puanı almış şarapları ise üretici adlarına göre alfabetik sıraya dizdik.
PUANLARIN ANLAMI
Jancis Robinson'un verdiği skorlara ilişkin kendi sitesinde yaptığı açıklama şöyle:
20 = Mükemmel
19 = Gerçekten olağanüstü
18 = Olağanüstü
17 = Üst kaliteden bir gömlek daha iyi
16 = Üst kalitede (superior)
15 = Vasat, ancak çok kişilikli değil
14 = Doğru yapılmış ama yavan
13 = Sınırda (marjinal) hatalı
12 = Hatalı
http://www.jancisrobinson.com/articles/yourturn050329.html
[Braket içindeki] notlar Yunus Emre Kocabaşoğlu'na aittir ve cümleleri tamamlamak ya da açıklama yapmak için kullanılmıştır.
JANCIS ROBINSON'UN ÖNSÖZÜ
Aşağıda en önemli Türk şaraplarının bir kısmına ilişkin 80'den fazla tadım notu mevcut. Bunların 50 tanesi aşağıda resmi bulunan, Swissôtel'de şarap eğitimcisi Yunus Emre Kocabaşoğlu tarafından şarap üreticileri, diğer şarap profesyonelleri ve şarap kursu öğrencilerinin katılımıyla organize edilen oldukça kapsamlı bir tadım sırasında değerlendirildi. Özellikle tüm değerlendirmelerim katışıksız bir coşkuyla karşılanmayacağından, bu kalabalığın önünde ayağa kalkıp, şaraplara ilişkin görüşlerimi dile gelirmek biraz göz korkutucuydu.
Diğer tadım notları, biri şarap adası Bozcaada'daki Corvus şaraphanesine, diğeri ise Kavaklıdere'nin İzmir'den içeride kurduğu yeni Pendore tesislerine olmak üzere yapma şansına eriştiğim iki saha ziyaretinden. Bu da, bahsi geçen iki üreticinin şaraplarına ilşkin neden bu kadar çok tadım notu olduğunu açıklıyor --ki aslında her ikisi de net bir biçimde modern Türk şarap üreticilerinin en üst kalite şarap yapma çabalarının öncülerinden.
[Türk şarapçılığına ilişkin] sorunlar arasında üzüm üreticileri ile şarap üreticileri arasındaki süregelen gerilim ve [ilişkilerdeki] mesafe; daha iyi şarap üretimine imkan vermeyecek derecede yüksek verimli hasat; tam ulaşılamayan fenolik olgunluk; üzümlerin uzun mesafelere taşınmasına ilişkin problemler; fıçı kalitesi ve doğru kullanımı ile, cumartesi günü daha geniş olarak yer vereceğim yerli ve uluslararası üzüm türleri arasında seçim sayılabilir.
Degüstasyon üç aşamada yapılır:
1: Görsel İnceleme, 2: Koklayarak İnceleme, 3: Tadarak İnceleme.
Görsel İnceleme
Bu incelemenin amacı, şarapların rengini, rengin tonunu, şarabın berraklığını inceleyerek, şarapların yaşı, rengin kalitesi ve gözle görülür bir kusuru ( bulanıklık, matlık, parçacıklar) olup olmadığı hakkında karara varmaktır. Görsel kusurlar hastalık belirtisidir. Berraklık, parlaklık ve canlı görünüm ise şarapların iyi şekilde işlendiğini göstermektedir.
Beyaz şarabın rengi soluk sarıdan kahverengiye kadar değişebilir. altın sarısı, topaz ve kehribar sarısı yıllanma; açık sarı, yeşil ve yeşilimsi sarı renk ise gençlik belirtisidir. Çok açık (renksiz), çok koyu sarı ve esmer kirli sarı tonları ise bozukluk belirtisidir.
Kırmızı şarabın rengi açık kırmızıdan esmer kırmızıya kadar değişebilir. Kiremit kırmızı, kestane, turuncumsu kırmızı yıllanma; parlak, menekşemsi, nar, yakut, koyu kırmızı renk gençliği gösterir. Soluk kırmızı, esmer kirli kırmızı kusur belirtisidir.
Koklayarak İnceleme
Koklayarak yapılan incelemenin amacı öncelikle şarapta herhangi bir kusur olup olmadığını araştırmak ve şarabın sahip olduğu aromatik yapıyı incelemektir. Şarap önce bardak sallanmadan ve daha sonra bardağı dairesel olarak birkaç kez çevirdikten sonra koklanır. Çevirme hareketinin amacı sıvının yüzey gerilimini bozarak uçucu kokuları şarap yüzeyinin dışına çıkarmaktır.
Kötü kokular kusur belirtisi olup bunların başlıcaları, çürük yumurta, sirke, kükürt dioksit, kesilmiş ve kararmış elma, küf, rutubet, ve şarap mantarı tarafından kimi zaman şaraba geçebilen mantar kokusudur.
Şarapların aromatik yapısı üç gruptan oluşmaktadır.
1-Birincil aromalar: Üzüm ve üzümün aromatik yapısından şıraya ve sonra şaraba geçen meyve kökenli hoş kokulardır.
2-İkincil aromalar: fermantasyon sırasında oluşarak şaraba geçen çiçek ve meyve kökenli hoş kokulardır.
3-Üçüncül aromalar: Şarapların eskitilmeleri sırasında oluşan hayvansal ve bitkisel kökenli kokulardır.
Tadarak İnceleme
Tadarak inceleme en son aşamasıdır. Bu incelemenin amacı, şarabın içim kalitesi, karakteri ve kişiliği hakkında son kararı vermektir.
Ağıza alınan küçük bir yudum, biraz hava ile birlikte tüm ağız yüzeyinde dolaştırılır (birkaç kez) ve eğer teknik amaçlı bir tadım yapılıyor ve fazla şarap örneği inceleniyorsa, tükürük hokkasına geri tükürülür. Böylece geniz yoluyla algılanan aromatik maddeler ve şarabın ağızda bırakmış olduğu izlenim incelenmiş olur.
Alkol, şeker, organik asitler ve tanenler şarapların ağızda dengeli ve uyumlu bir şekilde algılanmasını sağlamaktadır. İstenilen aromatik maddeler bakımından zengin, dengeli ve yumuşak bir yapıya sahip olan şaraplar, kalite bakımından üstün ve kişilikli şaraplardır. Koku yönünden zengin olmayan, dengesiz yapılı, buruşturucu, yavan, sert ve kaba karakterli şaraplar ise düşük kaliteli ve sıradan şaraplardır.
Alıntıdır: Atlas Ansiklopedisi
Gerçek anlamda şarap tadımı çok zor ve tecrübe gerektiren bir işlemdir. Bunun doğru bir şekilde yapılabilmesi için birçok ögenin doğru biçimde sağlanması ilk aşamadır. Öncelikle tadım yapılacak ortam sakin, gürültüsüz, aşırı koku gibi yanıltıcı nitelikleri olmayan, ışıklı bir ortam olmalıdır. Doğru bir değerlendirme için öncelikle sağlanması gereken bazı aşamalar vardır.
Bardak Seçimi: Şarap tadımı yapılacak bardaklar bombeli ve ağız kısmına doğru daralan düz kesim bardaklar olmalıdır. Şarap bu bardaklara yaklaşık üçte bir oranında doldurulacağı için bardakların büyüklüğü de önem taşır.
Dekantasyon : Kırmızı şaraplarda burukluğunu sağlayan tanen beyaz şaraplara oranla daha yüksek miktarda bulunur. Kırmızı şarapların içilmeden önce yaklaşık 30 dakika havalandırılması dekantasyon olarak adlandırılır. Böylece tanen maddesinin oksijenle temasının sağlanması, çözülmesini ve dolasıyla kırmızı şarabın içersinde bulunan meyvemsi özelliklerin ve bukelerin daha yoğun olarak ortaya çıkmasını sağlar. Dekanter ya da karaf olarak isimlendirilen özel kaplar, bu işlem için en uygun yapıdadır. Beyaz şaraplarda tanen oranı yüksek olmadığından bu işleme gerek yoktur.
Tadım Sırası : damağın tad alma hassasiyetinin uzun zaman devam edebilmesi için tadım sırasının; beyaz şaraplardan kırmızılara, gençlerden yıllanmışlara, sek şaraplardan tatlı olanlara ve hafif şaraplardan gövdeli şaraplara doğru izlenmesi önerilmektedir.
tadım esnasında ilk inceleme görseldir. daha sonra burun ve damak incelemesi gelir.
Görsel İnceleme : Şarabın renginin ve berraklığının saptanması aşamasıdır. bu aşamada kadehin ışığa tutularak, göz hizasında değerlendirilmesi gerekir. kadehin ayağından tutularak hem ısısının değişmemesine, hem de kadehte herhangi bir leke oluşmamasına özen gösterilmelidir.
Burun İncelemesi : Şarapta bulunan aroma ve kokuların algılanabilmesi için kadeh buruna iyice yaklaştırılır ve birincil aroma algılanmaya çalışılır. ayrıca, şarapta bulunabilecek kusurlardan biri olan oksidasyon problemi de bu aşamada saptanabilir. İkinci aşamada şarap kadehte ekseni etrafında çevirilerek tekrar burna götürülür ve şarapta bulunan fenollerin oksijenle temasını arttırarak aroma ve bukelerin daha yoğun bir biçimde izlenebilmesi amaçlanır.
Damak İncelemesi: Şarabın tutarlı ve bütünlük içinde olduğunun saptanabilmesi için burunda tesbit edilen aromaların damakta da algılanabilmesi gerekir. dilin farklı bölgeleri farklı tat ve dokulara sahip olduğundan şarap ağza bir yudum alındığında, tüm dil ve damakta bu yudumu gezdirmek gerekir. böylece, şaraptaki tatların, aroma ve lezzetlerin bir bütünlük içersinde algılanması sağlanır.
Tüm bu değerlendirmeleri yaparken dikkat edilecek unsurlar; asidite, doku, yoğunluk, gövde, tanen, uzunluk ve denge olarak sıralanabilir.
Asidite : Üzümlerde doğal olarak bulunan pek çok asit şaraplara belli oranda bir canlılık katar. Makbul şaraplar asiditesi dengeli olanlardır.
Doku : Şarapların ağızda bıraktıkları yoğunluk şarapların dokusal özelliklerini oluşturur. Şaraplardaki yoğunluk, gövde, tanen ve uzunluk kavramları doku başlığının altöğeleri olarak ele alınır.
Yoğunluk : Bazı şaraplar sade ve incedir, bazıları ise; yüksek yoğunlukta ve belirgin koku ve aromalara sahiptirler. yoğunluk kriteri kişinin tercihi ile orantılıdır. Şarabın kalitesini belirlemez.
Gövde (body) : ''Dolgun gövdeli'' tabiri şarapçılıkta sık kullanılan bir tabirdir. Boğazkere, Öküzgözü, Narince gibi üzümlerden yapılan monosepaj şaraplar dolgun gövdeli olmaları ile dikkat çekerler. Şarapların ağızda uyandırdığı yoğunluk hissi; gövdeli-dolgun ya da hafif-akıcı olarak farklılık gösterir. Gövdeli şarapların yoğunluğu ağızda kendini belli eder.
Tanen : Üzümlerin çekirdek ya da kabuklarında bulunan buruk ve acımsı madde tanendir. Özellikle kırmızı şaraplardan renk alma aşamasında tanenler şaraba geçer ve şaraba belli bir burukluk katar. Tanen eskime aşamasında şaraba yuvarlak bir yapı kazandırır.
Uzunluk : Uzunluk şarabın damakta bıraktığı tadın kalıcı olmasıdır. Bazı şaraplar damakta dokunup kaybolur, kalıcı değillerdir. Bu tip şaraplar ''kısa'' olarak adlandırılırlar.
Denge: Dengeli bir şarap; görsel. burunsal ve damaksal tüm öğelerin uyumlu bir şekilde bir araya gelmesi ile sağlanır. Öğelerin ahengi denge unsurunu yaratır ve bir öğenin bile eskiliği şarabın mükemmelliğini eksik kılar.
Veritas Degütasyon Kurslarının davetlisi Jancis Robinson Türk şaraplarıyla ilgili notlarını yayınlandı:
(Notları bana ulaştıran ve sizlerin görüşlerine sunmamı sağlayan VERİTAS'ın değerli düzenleyicisi İLKGÜN ÇAM hanıma teşekkür ediyoruz.)
http://www.jancisrobinson.com/articles/a200906017.html
Aşağıda, bu siteden yaptığımız çeviriler mevcut. Kendi web sitesinde Jancis Robinson tattığı şarapları önce renklerine (beyaz, pembe ve kırmızı) göre ayırmış; sonra da üretici isimlerine göre alfabetik sırayla dizmiştir. Biz, bu şarapları, renk kategorileri içinde aldıkları puanlara göre yeniden sıraladık. Aynı puanı almış şarapları ise üretici adlarına göre alfabetik sıraya dizdik.
PUANLARIN ANLAMI
Jancis Robinson'un verdiği skorlara ilişkin kendi sitesinde yaptığı açıklama şöyle:
20 = Mükemmel
19 = Gerçekten olağanüstü
18 = Olağanüstü
17 = Üst kaliteden bir gömlek daha iyi
16 = Üst kalitede (superior)
15 = Vasat, ancak çok kişilikli değil
14 = Doğru yapılmış ama yavan
13 = Sınırda (marjinal) hatalı
12 = Hatalı
http://www.jancisrobinson.com/articles/yourturn050329.html
[Braket içindeki] notlar Yunus Emre Kocabaşoğlu'na aittir ve cümleleri tamamlamak ya da açıklama yapmak için kullanılmıştır.
JANCIS ROBINSON'UN ÖNSÖZÜ
Aşağıda en önemli Türk şaraplarının bir kısmına ilişkin 80'den fazla tadım notu mevcut. Bunların 50 tanesi aşağıda resmi bulunan, Swissôtel'de şarap eğitimcisi Yunus Emre Kocabaşoğlu tarafından şarap üreticileri, diğer şarap profesyonelleri ve şarap kursu öğrencilerinin katılımıyla organize edilen oldukça kapsamlı bir tadım sırasında değerlendirildi. Özellikle tüm değerlendirmelerim katışıksız bir coşkuyla karşılanmayacağından, bu kalabalığın önünde ayağa kalkıp, şaraplara ilişkin görüşlerimi dile gelirmek biraz göz korkutucuydu.
Diğer tadım notları, biri şarap adası Bozcaada'daki Corvus şaraphanesine, diğeri ise Kavaklıdere'nin İzmir'den içeride kurduğu yeni Pendore tesislerine olmak üzere yapma şansına eriştiğim iki saha ziyaretinden. Bu da, bahsi geçen iki üreticinin şaraplarına ilşkin neden bu kadar çok tadım notu olduğunu açıklıyor --ki aslında her ikisi de net bir biçimde modern Türk şarap üreticilerinin en üst kalite şarap yapma çabalarının öncülerinden.
[Türk şarapçılığına ilişkin] sorunlar arasında üzüm üreticileri ile şarap üreticileri arasındaki süregelen gerilim ve [ilişkilerdeki] mesafe; daha iyi şarap üretimine imkan vermeyecek derecede yüksek verimli hasat; tam ulaşılamayan fenolik olgunluk; üzümlerin uzun mesafelere taşınmasına ilişkin problemler; fıçı kalitesi ve doğru kullanımı ile, cumartesi günü daha geniş olarak yer vereceğim yerli ve uluslararası üzüm türleri arasında seçim sayılabilir.
En son Admin tarafından Cuma Haz. 05, 2009 9:35 am tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Admin- Admin
- Mesaj Sayısı : 5221
Kayıt tarihi : 27/01/08 -
.
Admin Cuma Haz. 05, 2009 8:56 am
Corvus Corpus 2006 (*)
Puanı: 17+/20
İçim Aralığı: 2010-2016
Bu şarapta bir miktar Cabernet Franc da mevcut ve şu ana kadar tattıklarım arasında en sofistike olan şarap. Çok heyecan verici ve nüanslarla zengin. Çok da tipik bir “Türk” şarabı olmasa da, sanırım bu şu ana kadar tattığım en iyi Türk şarabı. Sanırım kullanılan üzümler değişik bölgelerden Bozcaada’daki şaraphaneye gönderiliyor.
Corvus Blend No 1 2004 (*)
Puanı: 17/20
İçim Aralığı: 2009-2013
Bu çok başarılı kupaj şarabın %40’ı Shiraz’dan oluşuyor. Şu anda oldukça yumuşak ve ipeksi olan bu şarap olgun meyvelerin derinliği ile oldukça etkileyici. Yaşam dolu.
Corvus Corpus 2004 (*)
Puanı: 17/20
İçim Aralığı: 2008-2012
Corpus, yaklaşık üçte ikisi Cabernet Sauvignon, Merlot ve üreticinin “Shiraz” dediği üzümden oluşan, Corpus’un amiral gemisi şarabı. Bu Bordeaux sağ yaka [St.-Emilion ve Pomerol] tarzı şarap hakikaten zengin ve dolgun, meyveler sürmatürasyon sınırlarını zorluyor. Olağanüstü gösterişli ve ipeksi –o kadar ki, üretici Reşit Soley’i, bu şarabı çok seveceğini düşündüğüm için, bunu Robert Parker’a da tattırması için teşvik ettim.
Corvus Corpus 2005 (*)
Puanı: 17/20
İçim Aralığı: 2009-2015
2004’e göre daha az yoğun ve biraz kuru ve daha az rafine; sanki kuraklık etkisinde kalmış gibi. Hem 2004, hem de 2006’dan daha basit, ama hakkını vermek gerekecek derecede açık ve kişilikli bir şarap.
Corvus Blend No 2 2005 (*)
Puanı: 16.5+/20
İçim Aralığı: 2010-2015
Bu şarabın %40’ı Cabernet Sauvignon’dan oluşuyor, ancak kupaj yıldan yıla farklılık gösteriyor. Dolgun, derin ve yoğun, Blend No 1’den daha sek ve kesinlikle bir yemek şarabı. İyi yapılmış ve hala genç. Umut vaat ediyor.
Kavaklidere Öküzgözü 2008 (**)
Puanı: 16.5+/20
İçim Aralığı: 2009-2011
Kupajın %10’u yeni fıçıda yıllandırılmış, kalanı paslanmaz çelik tanktan. Bu üzümün taneleri oldukça büyük ve şarabı konsantre etmek için “kanatma” yöntemiyle hacim azaltması yapılmış. Doğu Anadolu’dakine paralel olarak 23 Eylül’e kadar hasat edlmemiş. Olağanüstü meyveli ve diri asitli. Çok canlı, yaşam dolu; ağzı dolduran lezzetli meyveleri var. Çok iyi entegre olmuş, dengeli. Mürdüm eriği. Ağzı sulandırıcı!!! %14,5 alkollü. [Öküzgözü] oldukça verimli bir sofralık üzüm aynı zamanda. Trakya’da da yetiştiriliyor.
Corvus Blend No 3 2006 (*)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2011-2014
Büyük, dolgun gövdeli, zengin ve tatlımsı. Blend No.1 ve No.2’ye göre çok daha olgun meyveli ve Yeni Dünya tarzı.
Corvus, Corpus 2004
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2009-2013
%60 Cabernet Sauvignon, %25 Merlot, %15 Syrah kupajı. Fıçıda 16 ay kalmış. Koyu vişne çürüğü rengi. Gülor [Cabernet Sauvignon-Merlot] 2006’nın antitezi gibi; oldukça bol meyve içeriyor. Merlot etsiliği ve Syrah derimsiliğinin de fark edildiği oldukça tatlımsı bir başlangıcı var. Bu şarapta gerçek bir enerji ve tutkuyu görmek mümkün. Çok uzun ve hala oldukça genç bir şarap.
Büyülübağ Cabernet Sauvignon Reserve 2005
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2009-2012
Barik fıçıda 14 ay kalmış. Temiz, meyveli, oldukça saf bir burun; gerçek bir yumuşaklık. Claret [Bordeaux şarabı]! Gayet dengeli ve sofistike. Çok hoş / lezzetli / canlı. Tam anlamıyla tipik Türk [yerel tatlara sahip] şarabı olmaktan çok Bordeaux stilinde, çok iyi yapılmış bir şarap.
Corvus, Aeolis 2005 (*)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2008-2011
Yerel ve uluslararası üzüm türlerinden yapılmış bir kupaj daha. Burunda gayet dengeli; damak boyunca dengeli yayılan, şarabın dokusuna iyi entegre olmuş meyveler mevcut. Özellikle çok ayrı bir kişiliği olmasa da oldukça keyif verici. 2004 rekoltesine göre tanenleri daha iyi entegre olmuş / daha dengeli.
Corvus, Blend No 1 2004
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2009-2013
%40 Syrah, %25 Cabernet Sauvignon, %15 Merlot, %10 Cabernet Franc, %5 Karalahna ve %5 Malbec kupajı. Barik fıçılarda 12 ay geçirmiş. Şarabın kenarlarında yıllanma işaretleri belirmeye başlamış. Büyük, yuvarlak, gayet dengeli bir şarap. Dolgun ve yoğun. Oldukça fazla meyve var ama [onu destekleyecek] altyapı da mevcut. İyi, canlı bir bitişi var. Belirgin asidi ile hoş bir canlılığa sahip.
Corvus, Cabernet Sauvignon/Kuntra 2005 (*)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2008-2012
İçindeki üzümün büyük kısmı Kuntra olduğundan, bu şarap Avrupa Birliğinde olsa “Kuntra-Cabernet Sauvignon” olarak etiketlenecekti. Ancak bana göre kupajı oluşturan iki üzüm birbirlerinden o denli farklı ki, bu harmanın manasını çözebildiğimi söyleyemem. Belki de biraz daha zamana ihtiyacı vardır.
Corvus, Rarum Kuntra/Karalahna 2004 (*)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2007-2010
Bu şarap, iki Türk brandy üzümünün birlikte fermantasyonu ile elde edilmiş ve oldukça gelecek vaat ediyor. Diri ve meyveli, gayet dengeli; içinde oldukça yeterli bir zenginlik, yapı ve canlılık mevcut.
Corvus, Vinium Karalahna 2005 (*)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2007-2011
Çok çekici, eksiksiz ve gayet dengeli. Meyve olarak mürdüm eriği önde, yuvarlak ve lezzetli bir asitliliği var.
Kavaklidere Öküzgözü-Boğazkere 2008 (**)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2010-2013
%80 Öküzgözü, %20 Boğazkere kupajı. İyi yapılmış, rafine bir yapısı ve bol meyvesi olan coşkulu, genç bir şarap. Biraz kumlumsu / kaba tanenli. %14,2 alkol.
Mey Kayra, Imperial Shiraz 2005
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2008-2012
Bu şarap, onu Sevilen Centrum Syrah ile birlikte Fat Duck’ın şarap listesine koyan Türk someliyesi İsa Bal sayesinde Türkiye’de çok meşhur olmuş durumda. %99 Syrah, %1 Petit Verdot kupajı ve 2 yıl Radoux barik fıçılarda yıllandırılmış. Hafif ve gayet dengeli, [bu serideki] pek çok şaraptan daha zarif. Aşırılığa kaçmamış. Türk şarapları / ağız tadı açısından neredeyse fazla ince.
Büyülübağ Cabernet Sauvignon 2005
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2012
İzmir civarından da üzüm alan, Marmara adasında oldukça özgün bir şaraphane. Çok belirgin bir kişiliği var; Türkiye’nin ilk yerçekimine uygun şarap tesisi. Tadım günü stok denetimi yapan hükümet görevlileri misafiri adada olduğundan, sahibi İstanbul’daki tadıma gelemedi. Fıçıda yıllandırılmış. Oldukça sağlıklı, olgunlaşma emareleri de gösteren çekici bir yakut rengi. Burunda biraz ahşap belirgin gibi. Güçlü bir asidite. Farklı bir kişilik ve sofistikasyon yönünde burada ciddi bir uğraşı görmek mümkün; ancak sanki biraz fıçı imalatçısının beceriksizliği şaraba engel olmuş. Kuru bir bitiş. Mükemmel bir Bordeaux tarzı şarap potansiyeli var.
Corvus, Aeolis 2004 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2007-2010
Bu kupaj şarap sadece Cabernet ve Syrah içermiyor, aynı zamanda Kuntra ile Öküzgözü ve Boğazkere denilen ve birbiri ile harmanlanarak kullanılması öngörülen iki üzümü de içeriyor. Bu içilmeye hazır, yuvarlak ve kolay içimli rekolte, hafif rüstik tanenlere sahip.
Corvus, Blend No 2 2005
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
%40 Cabernet Sauvignon, %25 Syrah, %15 Merlot, %10 Cabernet Franc, %5 Karalahna ve %5 Malbec. Görece olarak yuvarlak ve kolay içimli; oldukça yumuşak, tatlımsı ve keyif verici. Gerçekten bir başı, ortası ve sonu olan bu şarapta ilgi çeken ve merak uyandıran bir şeyler var. Sağlıksız ve tatlımsı olmayan, sek bir bitişi var.
Corvus Merlot/Karalahna 2005 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2012
Bu şarabın da slında %70’ini Karalahna oluşturuyor; şarabın önünde olgunlaşması için daha katetmesi gereken bir zaman olsa da, içerdiği Merlot’nun paslanmış çivi notlarıyla oldukça olgunlaştığı belli. Buna rağmen burun oldukça canlı ve keyifli; bu kupaj umut vadeden bir harman olabilir.
Corvus Öküzgözü/Boğazkere 2004 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2006-2009
%70 Öküzgözü 70%, %30 Boğazkerekupajı olan bu şarap, 12 ay büyük İtalyan fıçılarda [botti] yıllandırılmış. Oldukça yıllanmış ve olgunlaşmış görünüyor. Çok yuvarlak ancak nüansları mevcut. Çok meyveli, oldukça net bir şarap. Bu şarabı içmek için daha fazla beklemeyi gerektirecek bir neden düşünemiyorum. Çok uzun olmasa da, canlı bir damağı olan yaşam dolu bir şarap.
Corvus Rarum Kuntra/Karalahna 2005 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2012
Oldukça tatlı [meyveli] bir burun. 2005 rekoltesine göre bu şarap daha az entegre, ancak [Karalahna ile] kupaj, kesinlikle Kuntra için olumlu/geliştirici olmuş.
Diren, Selection Kırmızı 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
%33 Boğazkere, %33 Cabernet Sauvignon ve %33 Syrah kupajı. Oldukça zarif. Burunda Cabernet hakim. Tatlımsı ve çok ahenkli, ama Boğazkere’nin o meşhur tanenlerine ne oldu? Şu anda bile içimi kolay. Sonda çok değil, ancak kumlumsu / kaba tanenler mevcut. Uzun süre yıllandırılamayacağını düşünüyorum. [Diren’in] Beyaz şaraplarının da zarafeti göz önüne alınırsa, belki de bu terroir’ın bir etkisi.
Gülor, Sangiovese-Montepulciano 2005 Turkey
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2008-2010
Küçük, ilginç ve yeni deneyimlere açık bir Trakya üreticisi. Bu şarap gerçekten Sangiovese gibi kokuyor! Hafif ve diri. Bu şarabı takdir etmek için Chianti şaraplarını bilmek gerekir –aksi takdirde size biraz ince gelebilir. Ancak orta damakta meyve mevcut ve benim meslek hayatımda rastladığım pek çok Toscana dışında yapılmış Sangiovese’den daha iyi. Uzun bir bitişi var.
Kavaklidere, Ancyra 2008
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2010
Kalecik Karası Ankara civarında yetiştirilen bir üzüm. %14,5 alkole rağmen, [onu sırtlayacak] iyi bir aside sahip. Bu şarapta Cappucino dokulu, ağzı dolduracak derecede iyi meyve mevcut. Meyveli ve yuvarlak; 10 Euro civarında ki bu da Türkiye’de ortalama şarap fiyatına denk.
Kavaklidere Bogazkere 1997
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2005-2010
Belli ki 1997 iyi bir rekolteydi ve bu şarap bana bu bol tanenli zümün şişede uzun bir olgunlaşma süreci sonundaki evrimini görebilmem için tam da uçağın kalkmasından önce havaalanında ulaştırıldı. Bu şarabı bir şekilde Dış hatlar CIP salonuna sokmamız da mümkün oldu. Bu şarap, günümüzdeki Türk şaraplarına kıyasla daha rüstik bir yapıya sahip; ancak o zamanlar belli ki Türk şarapçılığı gelişiminin başka bir evresindeydi. Şarabın bitişindeki asitlilik ve hafif mürekkebimsi acılığın o dönemdeki şarap yapımı uygulamalarından mı, yoksa bu ünlü tanik üzümün kendi karakterinden mi kaynaklandığını söylemek zor. Ancak şişede oldukça makul ve cazip bir buke oluşmuş durumda. Yine de, %100 Öküzgözü kadar cana yakın / alımlı değil.
Kavaklidere Bogazkere 2008 (**)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2011-2014
Üzümler, gecelerin daha serin olduğu ve böylece aromaların korunduğu 19 Ekim’e kadar beklendikten sonra toplanmış. Üç gün soğuk maserasyon ve nazik remontage uygulanmış. Oldukça güçlü bir kişiliği var. Kapalı, konstantre, çiğnenebilir yoğunlukta ve hafif kaba; ancak [bunları taşıyacak dolgunlukta] gövdesi de mevcut. Bitişteki aşırı tanen şarabı biraz hayal kırıcı. Gene de, belli ki bu Doğu Anadolu’da yetiştirilen üzümlerden yapılan şaraplara göre daha meyveli ve yumuşak. Üzümler o denli tanik ki, sofralık olarak yemek mümkün görünmüyor. %13.8 alkole sahip.
Kavaklidere Carignan 2008 (**)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2010
Çok olgun, narin ve daha gösterişli. Bu şaraba Carignan’ın tipik karakterinden çok Derenoncourt’un kişiliği damgasını vurmuş. Fıçıya girmemiş. Çok zarif. Biraz fazla asitli, ancak oldukça iyi. %13.2 alkollü.
Kavaklidere Merlot 2008 (**)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2012-2015
Yeni Taransaud fıçılarda. Zarif, yumuşak ve yeni fıçı oldukça ustalıkla kullanılmış. Tatlımsı ve sonuna doğru hafif çiğnenebilir bir dolgunlukta / yapıda. %15.1 alkollü.
Kavaklidere Syrah 2008 (**)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2010-2015
Çok koyu mor renkli. Gösterişli [meyve] ve deri tonları. Çok meyveli, biraz fazla gösterişli. Çok tatlımsı. Meyankökü tonları mevcut. %14.6 alkollü.
Kocabağ Kalecik Karası 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2008-2010
Fıçıya girmemiş ve meyve yüklü. Tatlımsı, dolgun, diri ve yuvarlak. O kadar çekici ki! Hoşlanılmayacak ne tarafı var ki bu şarabın? Çok iyi bir dengeye sahip. Buna rağmen şarapta oldukça yüksek alkolü var gibi.
Likya Kızılbel Cabernet Sauvignon/Boğazkere 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2011-2014
Güney sahillerindeki tatil merkezi Antalya’nın 1,100 metre yukarısındaki dağlarda izole bir konumda [şaraba] oldukça kafa yoran bir üretici. Şaraplarını London Wine Trade Fair’de de sergiledi ve oldukça olumlu reaksiyonlar aldı. %80 Cabernet, %20 Boğazkere (Tannat’a benzer bir Türk üzümü). Fıçıya girmemiş ancak çok ilgi çekici. Burunda biraz yeşil notlar mevcut. Damakta oldukça tatlı bir başlangıcı var. Bu şarap çok kişilikli! Bitişte tutunan tanenler mevcut. Gerçek anlamda iyi bir doku. Oldukça sağlam / kendinden emin bir şarap. Burada iyi bir potansiyel mevcut.
Likya Kızılbel Merlot/Syrah/Öküzgözü 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
%30 Merlot, %30 Syrah ve %40 Öküzgözü kupajı. Çok koyu vişne çürüğü renkli. Tatlımsı ve yuvarlak. Çok uzun yıllandırılamayacak da olsa, gerçek anlamda cazip / hoş bir şarap. Kiraz suyu aromaları! Bitişte çok iyi bir “kick” / enerji.
Melen, Reserve Öküzgözü 2006
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2008-2011
Trakya’da, yeni fikirlere açık, orta büyüklükte bir üretici. %80 Öküzgözü, %10 Merlot, %10 Shiraz. Burunda gerçekten cazip/ hoş bir islilik ve karadut aromaları. Görece olarak hafif gövdeli ancak gayet dengeli. Bitişe doğru hafif hantallaşsa da, yemek ile çok iyi bir şarap olacağını düşünüyorum. Esaslı / olumlu bir bitişi var.
Melen, Ganohora Merlot 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
Tatlımsı, kolay içimli ve bol meyveli. Eğitimlerde kullanılacak [derecede üzümün karakterini yansıtan], sevmenin çok kolay olacağı bir şarap. Ancak çok uzun süreli olgunlaştırmaya uygun değil.
Mey Kayra, Vintage Shiraz with a touch of Petit Verdot 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2010-2013
%85 Syrah, %15 Petit Verdot kupajı; 18 ay Amerikan fıçılarda yıllandırılmış. Çok koyu vişne çürüğü renkli. Fıçıya girmiş Avustralya Shiraz’ları stilinde yapılmış. Fazla gösterişli. Çok tatlı ve yüksek alkollü. Ağzına kadar olgun meyve yüklü ve ardından da tanen…
Puanı: 17+/20
İçim Aralığı: 2010-2016
Bu şarapta bir miktar Cabernet Franc da mevcut ve şu ana kadar tattıklarım arasında en sofistike olan şarap. Çok heyecan verici ve nüanslarla zengin. Çok da tipik bir “Türk” şarabı olmasa da, sanırım bu şu ana kadar tattığım en iyi Türk şarabı. Sanırım kullanılan üzümler değişik bölgelerden Bozcaada’daki şaraphaneye gönderiliyor.
Corvus Blend No 1 2004 (*)
Puanı: 17/20
İçim Aralığı: 2009-2013
Bu çok başarılı kupaj şarabın %40’ı Shiraz’dan oluşuyor. Şu anda oldukça yumuşak ve ipeksi olan bu şarap olgun meyvelerin derinliği ile oldukça etkileyici. Yaşam dolu.
Corvus Corpus 2004 (*)
Puanı: 17/20
İçim Aralığı: 2008-2012
Corpus, yaklaşık üçte ikisi Cabernet Sauvignon, Merlot ve üreticinin “Shiraz” dediği üzümden oluşan, Corpus’un amiral gemisi şarabı. Bu Bordeaux sağ yaka [St.-Emilion ve Pomerol] tarzı şarap hakikaten zengin ve dolgun, meyveler sürmatürasyon sınırlarını zorluyor. Olağanüstü gösterişli ve ipeksi –o kadar ki, üretici Reşit Soley’i, bu şarabı çok seveceğini düşündüğüm için, bunu Robert Parker’a da tattırması için teşvik ettim.
Corvus Corpus 2005 (*)
Puanı: 17/20
İçim Aralığı: 2009-2015
2004’e göre daha az yoğun ve biraz kuru ve daha az rafine; sanki kuraklık etkisinde kalmış gibi. Hem 2004, hem de 2006’dan daha basit, ama hakkını vermek gerekecek derecede açık ve kişilikli bir şarap.
Corvus Blend No 2 2005 (*)
Puanı: 16.5+/20
İçim Aralığı: 2010-2015
Bu şarabın %40’ı Cabernet Sauvignon’dan oluşuyor, ancak kupaj yıldan yıla farklılık gösteriyor. Dolgun, derin ve yoğun, Blend No 1’den daha sek ve kesinlikle bir yemek şarabı. İyi yapılmış ve hala genç. Umut vaat ediyor.
Kavaklidere Öküzgözü 2008 (**)
Puanı: 16.5+/20
İçim Aralığı: 2009-2011
Kupajın %10’u yeni fıçıda yıllandırılmış, kalanı paslanmaz çelik tanktan. Bu üzümün taneleri oldukça büyük ve şarabı konsantre etmek için “kanatma” yöntemiyle hacim azaltması yapılmış. Doğu Anadolu’dakine paralel olarak 23 Eylül’e kadar hasat edlmemiş. Olağanüstü meyveli ve diri asitli. Çok canlı, yaşam dolu; ağzı dolduran lezzetli meyveleri var. Çok iyi entegre olmuş, dengeli. Mürdüm eriği. Ağzı sulandırıcı!!! %14,5 alkollü. [Öküzgözü] oldukça verimli bir sofralık üzüm aynı zamanda. Trakya’da da yetiştiriliyor.
Corvus Blend No 3 2006 (*)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2011-2014
Büyük, dolgun gövdeli, zengin ve tatlımsı. Blend No.1 ve No.2’ye göre çok daha olgun meyveli ve Yeni Dünya tarzı.
Corvus, Corpus 2004
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2009-2013
%60 Cabernet Sauvignon, %25 Merlot, %15 Syrah kupajı. Fıçıda 16 ay kalmış. Koyu vişne çürüğü rengi. Gülor [Cabernet Sauvignon-Merlot] 2006’nın antitezi gibi; oldukça bol meyve içeriyor. Merlot etsiliği ve Syrah derimsiliğinin de fark edildiği oldukça tatlımsı bir başlangıcı var. Bu şarapta gerçek bir enerji ve tutkuyu görmek mümkün. Çok uzun ve hala oldukça genç bir şarap.
Büyülübağ Cabernet Sauvignon Reserve 2005
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2009-2012
Barik fıçıda 14 ay kalmış. Temiz, meyveli, oldukça saf bir burun; gerçek bir yumuşaklık. Claret [Bordeaux şarabı]! Gayet dengeli ve sofistike. Çok hoş / lezzetli / canlı. Tam anlamıyla tipik Türk [yerel tatlara sahip] şarabı olmaktan çok Bordeaux stilinde, çok iyi yapılmış bir şarap.
Corvus, Aeolis 2005 (*)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2008-2011
Yerel ve uluslararası üzüm türlerinden yapılmış bir kupaj daha. Burunda gayet dengeli; damak boyunca dengeli yayılan, şarabın dokusuna iyi entegre olmuş meyveler mevcut. Özellikle çok ayrı bir kişiliği olmasa da oldukça keyif verici. 2004 rekoltesine göre tanenleri daha iyi entegre olmuş / daha dengeli.
Corvus, Blend No 1 2004
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2009-2013
%40 Syrah, %25 Cabernet Sauvignon, %15 Merlot, %10 Cabernet Franc, %5 Karalahna ve %5 Malbec kupajı. Barik fıçılarda 12 ay geçirmiş. Şarabın kenarlarında yıllanma işaretleri belirmeye başlamış. Büyük, yuvarlak, gayet dengeli bir şarap. Dolgun ve yoğun. Oldukça fazla meyve var ama [onu destekleyecek] altyapı da mevcut. İyi, canlı bir bitişi var. Belirgin asidi ile hoş bir canlılığa sahip.
Corvus, Cabernet Sauvignon/Kuntra 2005 (*)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2008-2012
İçindeki üzümün büyük kısmı Kuntra olduğundan, bu şarap Avrupa Birliğinde olsa “Kuntra-Cabernet Sauvignon” olarak etiketlenecekti. Ancak bana göre kupajı oluşturan iki üzüm birbirlerinden o denli farklı ki, bu harmanın manasını çözebildiğimi söyleyemem. Belki de biraz daha zamana ihtiyacı vardır.
Corvus, Rarum Kuntra/Karalahna 2004 (*)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2007-2010
Bu şarap, iki Türk brandy üzümünün birlikte fermantasyonu ile elde edilmiş ve oldukça gelecek vaat ediyor. Diri ve meyveli, gayet dengeli; içinde oldukça yeterli bir zenginlik, yapı ve canlılık mevcut.
Corvus, Vinium Karalahna 2005 (*)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2007-2011
Çok çekici, eksiksiz ve gayet dengeli. Meyve olarak mürdüm eriği önde, yuvarlak ve lezzetli bir asitliliği var.
Kavaklidere Öküzgözü-Boğazkere 2008 (**)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2010-2013
%80 Öküzgözü, %20 Boğazkere kupajı. İyi yapılmış, rafine bir yapısı ve bol meyvesi olan coşkulu, genç bir şarap. Biraz kumlumsu / kaba tanenli. %14,2 alkol.
Mey Kayra, Imperial Shiraz 2005
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2008-2012
Bu şarap, onu Sevilen Centrum Syrah ile birlikte Fat Duck’ın şarap listesine koyan Türk someliyesi İsa Bal sayesinde Türkiye’de çok meşhur olmuş durumda. %99 Syrah, %1 Petit Verdot kupajı ve 2 yıl Radoux barik fıçılarda yıllandırılmış. Hafif ve gayet dengeli, [bu serideki] pek çok şaraptan daha zarif. Aşırılığa kaçmamış. Türk şarapları / ağız tadı açısından neredeyse fazla ince.
Büyülübağ Cabernet Sauvignon 2005
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2012
İzmir civarından da üzüm alan, Marmara adasında oldukça özgün bir şaraphane. Çok belirgin bir kişiliği var; Türkiye’nin ilk yerçekimine uygun şarap tesisi. Tadım günü stok denetimi yapan hükümet görevlileri misafiri adada olduğundan, sahibi İstanbul’daki tadıma gelemedi. Fıçıda yıllandırılmış. Oldukça sağlıklı, olgunlaşma emareleri de gösteren çekici bir yakut rengi. Burunda biraz ahşap belirgin gibi. Güçlü bir asidite. Farklı bir kişilik ve sofistikasyon yönünde burada ciddi bir uğraşı görmek mümkün; ancak sanki biraz fıçı imalatçısının beceriksizliği şaraba engel olmuş. Kuru bir bitiş. Mükemmel bir Bordeaux tarzı şarap potansiyeli var.
Corvus, Aeolis 2004 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2007-2010
Bu kupaj şarap sadece Cabernet ve Syrah içermiyor, aynı zamanda Kuntra ile Öküzgözü ve Boğazkere denilen ve birbiri ile harmanlanarak kullanılması öngörülen iki üzümü de içeriyor. Bu içilmeye hazır, yuvarlak ve kolay içimli rekolte, hafif rüstik tanenlere sahip.
Corvus, Blend No 2 2005
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
%40 Cabernet Sauvignon, %25 Syrah, %15 Merlot, %10 Cabernet Franc, %5 Karalahna ve %5 Malbec. Görece olarak yuvarlak ve kolay içimli; oldukça yumuşak, tatlımsı ve keyif verici. Gerçekten bir başı, ortası ve sonu olan bu şarapta ilgi çeken ve merak uyandıran bir şeyler var. Sağlıksız ve tatlımsı olmayan, sek bir bitişi var.
Corvus Merlot/Karalahna 2005 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2012
Bu şarabın da slında %70’ini Karalahna oluşturuyor; şarabın önünde olgunlaşması için daha katetmesi gereken bir zaman olsa da, içerdiği Merlot’nun paslanmış çivi notlarıyla oldukça olgunlaştığı belli. Buna rağmen burun oldukça canlı ve keyifli; bu kupaj umut vadeden bir harman olabilir.
Corvus Öküzgözü/Boğazkere 2004 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2006-2009
%70 Öküzgözü 70%, %30 Boğazkerekupajı olan bu şarap, 12 ay büyük İtalyan fıçılarda [botti] yıllandırılmış. Oldukça yıllanmış ve olgunlaşmış görünüyor. Çok yuvarlak ancak nüansları mevcut. Çok meyveli, oldukça net bir şarap. Bu şarabı içmek için daha fazla beklemeyi gerektirecek bir neden düşünemiyorum. Çok uzun olmasa da, canlı bir damağı olan yaşam dolu bir şarap.
Corvus Rarum Kuntra/Karalahna 2005 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2012
Oldukça tatlı [meyveli] bir burun. 2005 rekoltesine göre bu şarap daha az entegre, ancak [Karalahna ile] kupaj, kesinlikle Kuntra için olumlu/geliştirici olmuş.
Diren, Selection Kırmızı 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
%33 Boğazkere, %33 Cabernet Sauvignon ve %33 Syrah kupajı. Oldukça zarif. Burunda Cabernet hakim. Tatlımsı ve çok ahenkli, ama Boğazkere’nin o meşhur tanenlerine ne oldu? Şu anda bile içimi kolay. Sonda çok değil, ancak kumlumsu / kaba tanenler mevcut. Uzun süre yıllandırılamayacağını düşünüyorum. [Diren’in] Beyaz şaraplarının da zarafeti göz önüne alınırsa, belki de bu terroir’ın bir etkisi.
Gülor, Sangiovese-Montepulciano 2005 Turkey
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2008-2010
Küçük, ilginç ve yeni deneyimlere açık bir Trakya üreticisi. Bu şarap gerçekten Sangiovese gibi kokuyor! Hafif ve diri. Bu şarabı takdir etmek için Chianti şaraplarını bilmek gerekir –aksi takdirde size biraz ince gelebilir. Ancak orta damakta meyve mevcut ve benim meslek hayatımda rastladığım pek çok Toscana dışında yapılmış Sangiovese’den daha iyi. Uzun bir bitişi var.
Kavaklidere, Ancyra 2008
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2010
Kalecik Karası Ankara civarında yetiştirilen bir üzüm. %14,5 alkole rağmen, [onu sırtlayacak] iyi bir aside sahip. Bu şarapta Cappucino dokulu, ağzı dolduracak derecede iyi meyve mevcut. Meyveli ve yuvarlak; 10 Euro civarında ki bu da Türkiye’de ortalama şarap fiyatına denk.
Kavaklidere Bogazkere 1997
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2005-2010
Belli ki 1997 iyi bir rekolteydi ve bu şarap bana bu bol tanenli zümün şişede uzun bir olgunlaşma süreci sonundaki evrimini görebilmem için tam da uçağın kalkmasından önce havaalanında ulaştırıldı. Bu şarabı bir şekilde Dış hatlar CIP salonuna sokmamız da mümkün oldu. Bu şarap, günümüzdeki Türk şaraplarına kıyasla daha rüstik bir yapıya sahip; ancak o zamanlar belli ki Türk şarapçılığı gelişiminin başka bir evresindeydi. Şarabın bitişindeki asitlilik ve hafif mürekkebimsi acılığın o dönemdeki şarap yapımı uygulamalarından mı, yoksa bu ünlü tanik üzümün kendi karakterinden mi kaynaklandığını söylemek zor. Ancak şişede oldukça makul ve cazip bir buke oluşmuş durumda. Yine de, %100 Öküzgözü kadar cana yakın / alımlı değil.
Kavaklidere Bogazkere 2008 (**)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2011-2014
Üzümler, gecelerin daha serin olduğu ve böylece aromaların korunduğu 19 Ekim’e kadar beklendikten sonra toplanmış. Üç gün soğuk maserasyon ve nazik remontage uygulanmış. Oldukça güçlü bir kişiliği var. Kapalı, konstantre, çiğnenebilir yoğunlukta ve hafif kaba; ancak [bunları taşıyacak dolgunlukta] gövdesi de mevcut. Bitişteki aşırı tanen şarabı biraz hayal kırıcı. Gene de, belli ki bu Doğu Anadolu’da yetiştirilen üzümlerden yapılan şaraplara göre daha meyveli ve yumuşak. Üzümler o denli tanik ki, sofralık olarak yemek mümkün görünmüyor. %13.8 alkole sahip.
Kavaklidere Carignan 2008 (**)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2010
Çok olgun, narin ve daha gösterişli. Bu şaraba Carignan’ın tipik karakterinden çok Derenoncourt’un kişiliği damgasını vurmuş. Fıçıya girmemiş. Çok zarif. Biraz fazla asitli, ancak oldukça iyi. %13.2 alkollü.
Kavaklidere Merlot 2008 (**)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2012-2015
Yeni Taransaud fıçılarda. Zarif, yumuşak ve yeni fıçı oldukça ustalıkla kullanılmış. Tatlımsı ve sonuna doğru hafif çiğnenebilir bir dolgunlukta / yapıda. %15.1 alkollü.
Kavaklidere Syrah 2008 (**)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2010-2015
Çok koyu mor renkli. Gösterişli [meyve] ve deri tonları. Çok meyveli, biraz fazla gösterişli. Çok tatlımsı. Meyankökü tonları mevcut. %14.6 alkollü.
Kocabağ Kalecik Karası 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2008-2010
Fıçıya girmemiş ve meyve yüklü. Tatlımsı, dolgun, diri ve yuvarlak. O kadar çekici ki! Hoşlanılmayacak ne tarafı var ki bu şarabın? Çok iyi bir dengeye sahip. Buna rağmen şarapta oldukça yüksek alkolü var gibi.
Likya Kızılbel Cabernet Sauvignon/Boğazkere 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2011-2014
Güney sahillerindeki tatil merkezi Antalya’nın 1,100 metre yukarısındaki dağlarda izole bir konumda [şaraba] oldukça kafa yoran bir üretici. Şaraplarını London Wine Trade Fair’de de sergiledi ve oldukça olumlu reaksiyonlar aldı. %80 Cabernet, %20 Boğazkere (Tannat’a benzer bir Türk üzümü). Fıçıya girmemiş ancak çok ilgi çekici. Burunda biraz yeşil notlar mevcut. Damakta oldukça tatlı bir başlangıcı var. Bu şarap çok kişilikli! Bitişte tutunan tanenler mevcut. Gerçek anlamda iyi bir doku. Oldukça sağlam / kendinden emin bir şarap. Burada iyi bir potansiyel mevcut.
Likya Kızılbel Merlot/Syrah/Öküzgözü 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
%30 Merlot, %30 Syrah ve %40 Öküzgözü kupajı. Çok koyu vişne çürüğü renkli. Tatlımsı ve yuvarlak. Çok uzun yıllandırılamayacak da olsa, gerçek anlamda cazip / hoş bir şarap. Kiraz suyu aromaları! Bitişte çok iyi bir “kick” / enerji.
Melen, Reserve Öküzgözü 2006
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2008-2011
Trakya’da, yeni fikirlere açık, orta büyüklükte bir üretici. %80 Öküzgözü, %10 Merlot, %10 Shiraz. Burunda gerçekten cazip/ hoş bir islilik ve karadut aromaları. Görece olarak hafif gövdeli ancak gayet dengeli. Bitişe doğru hafif hantallaşsa da, yemek ile çok iyi bir şarap olacağını düşünüyorum. Esaslı / olumlu bir bitişi var.
Melen, Ganohora Merlot 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
Tatlımsı, kolay içimli ve bol meyveli. Eğitimlerde kullanılacak [derecede üzümün karakterini yansıtan], sevmenin çok kolay olacağı bir şarap. Ancak çok uzun süreli olgunlaştırmaya uygun değil.
Mey Kayra, Vintage Shiraz with a touch of Petit Verdot 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2010-2013
%85 Syrah, %15 Petit Verdot kupajı; 18 ay Amerikan fıçılarda yıllandırılmış. Çok koyu vişne çürüğü renkli. Fıçıya girmiş Avustralya Shiraz’ları stilinde yapılmış. Fazla gösterişli. Çok tatlı ve yüksek alkollü. Ağzına kadar olgun meyve yüklü ve ardından da tanen…
Admin- Admin
- Mesaj Sayısı : 5221
Kayıt tarihi : 27/01/08 -
.
Admin Cuma Haz. 05, 2009 8:56 am
Mey Kayra, Buzbağ Rezerv 2005
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2007-2009
%50 Öküzgözü, %50 Boğazkere kupajı. Diri mürdüm eriği aromalarına sahip ve şu anda en gösterişli halinde. Bitişte belli bir miktar rafine tanen mevcut. Kuru bir bitişi var.
Pamukkale, Anfora Shiraz 2005 Turkey 16 Drink 2008-11
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 22008-2011
Fransız meşe fıçılarda 18 ay yıllandırılmış. Parlak koyu vişne renkli, basit, meyveli bir şarap. Temiz, tatlımsı ve içimi / anlaşılması kolay. Hafif bir malt kokusu mevcut.
Prodom Syrah/Petit Verdot/Cabernet Franc 2006
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2012
İzmir civarında, hevesli bir üretici. Bu onların ilk rekoltesi. [Gelecek yıllarda] Takip edilmesi gereken biri. Çok koyu vişne çürüğü renkli –sağlıklı bir parlaklığa sahip. Oldukça enteresan / beklenmedik bir burun. Tatlı bir başlangıç ve dolgun bir bitiş. İyi meyve ancak belki de çok da iyi olmayan bir fıçı. İlgi çekici.
Sevilen, Centrum Syrah 2006
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2010-2012
Çok koyu vişne çürüğü renkli. Tatlı, olgun ve yuvarlak. Fazla zarif olmasa da, bol meyveli ve şu an için lezzetli olmaktan çok tatlı. Biraz hamlık da içerir şekilde biraz basit. Belki de bağlar genç. Çok fazla derinlik ve zarafet mevcut değil.
Talay Cabernet Sauvignon/Merlot 2006
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2008-2011
Bozcaada’da çok eski ve geleneksel bir üretici. Çok koyu vişne çürüğü renkli. Tatlı, etsi bir burun. Bana baharatlı Maremma [Bolgheri ile birlikte “Super Tuscan” denilen şarapların geldiği iki bölgeden biri] kırmızılarını hatırlatıyor. Çok diri / hayat dolu ve oldukça cazip baharatlı bir bitişi var.
Urlice Merlot/Shiraz 2005
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2008-2012
Hafif gri yansımalar içeren vişne çürüğpü renkli. Şaraba deri ve pekmez hakim, sonda da bir miktar tanen mevcut. Büyük olasılık Syrah’dan kaynaklanan, oldukça sert bir bitişi var. Amaca hizmet eden ancak hafif rüstik / kaba dokuda tanen mevcut.
Corvus Aegea Kuntra 2004 (*)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2006-2008
Kuntra, Türkiye’de Karasakız olarak tanınan ve genellikle distile içki yapımı için kullanılan üzümün Yunanca adı. Bu ülkede Bozcaada’da yetiştiriliyor. Şarap halihazırda olgun görünüyor. Gül yaprağı aromaları mevcut, çok yumuşak ancak oldukça hızlı yıllanmış. Biraz tozlumsu ve ince.
Corvus Aegea Kuntra 2005 (*)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2007-2009
Çok tatlı bir başlangıtan sonra asit kendini hissettiriyor –belki meyvesini kaybetmeye başlamış durumda.
Corvus Vinium Karalahna 2004 (*)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2006-2009
Türkler bu üzümün Yunanistan’daki Xynomavro olduğunu düşünüyorlar ve genellikle distile içki yapımında kullanıyorlar. Tamamen olgunluğa erişmiş bir burnu olmasına rağmen, canlı bir koyu vişne çürüğü rengine sahip. Diri aromalar / tatlar ve yumuşak bir meyveliliği var. Tamamen olgunklaşmış / şaraba entegre olmuş tanenleri ve canlı, hoş bir asitliliği mevcut.
Doluca, Karma Shiraz/Boğazkere 2007
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2009-2012
%82 Shiraz, %18 Boğazkere kupajı bu şarabın üçte ikisi Amerikan, üçte biri Fransız meşe fıçılarda 15 ay yıllandırılmış. Canli, diri bir koyu vişne rengine sahip. Gösterişli, meyveden zengin bir burnu var. Çok düz / kolay anlaşılabilir, nüans ve zarafeti olmayan, bitişinde oldukça damağı kurutucu tanenleri olan bir şarap. Çok Yeni Dünya tarzı.
Doluca, Kav Boğazkere/Öküzgözü 2006
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2008-2010
%55 Boğazkere, %45 Öküzgözü kupajı. Sağlıklı bir kırmızı rengi var. Tatlımsı ve hareketli, ancak asidi biraz fazla belirgin. Tanenleri ve belki de sonradan eklenmiş asitliliği fark etmek mümkün. Çok ahenkli değil.
Gülor Cabernet Sauvignon-Merlot 2006
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2008-2010
Burunda Bordeaux üzümlerine has meyve aromalarının ötesinde kuru otsu baharatlar ve yeşillik var. Çok fazla asitli ve oldukça oksidasyona açık bir şarap yapım süreci ürünü gibi. Bitişte tozlu / rafine olmayan meyveler mevcut. Sanki oksidasyon veya yüksek sıcaklık sebebiyle bir kısım meyve kaybolmuş izlenimi veriyor. Bu çok üzücü, çünkü aslında bu şarabın bir kişiliği var.
Kavaklıdere Prestige Boğazkere 2004
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2008-2011
100% Boğazkere, tamamı eski Fransız meşe fıçılarda 12 ay yıllandırılmış. Sağlıklı bir koyu vişne renginde.Burunda oldukça cezp edici meşe nüansları mevcut.
Healthy crimson.Some rather attractive oak effects on the nose. Tanenleri rafine, ancak diğer 2004 rekoltesi şaraplara göre daha belirgin. Bitişte hafif kuruyor.
Kavaklıdere VinArt Kalecik Karası/Syrah 2008
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2009-2012
%60 fıçıya girmemiş Kalecik Karası, %40 Syrah. Oldukça dolgun ve gösterişli. Akide şekeri / pamuk şekeri kokusu var yine. Tatlı bir başlangıcı var. Hafif belirgin tanen de mevcut.
Kavaklidere Cabernet Sauvignon 2008 (**)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2011-2017
[Pendore bağlarının] Değişik parsellerinden bir harman. Oldukça sıkı ve doğru yapılmış bir şarap. Bitişte hafif bir hamlık / yeşillik mevcut. Oldukça tatlı bir orta damak sonrası, bitişte fazla kıvamlı. Hala oldukça kıvamlı ama geliştikçe bu orta damakta sağlıklı bir gövdeye dönüşebilir belki. (Merlot ve Cabernet örneklerini bir kadehte yarı yarıya kupaj yaptım ve oldukça hoş buldum).
Mey Kayra, Buzbağ Rezerv 2004
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2006-2008
Bu, bir zamanlar devlet tekelinin sahşip olduğu ve Türkiye’yi ziyaret eden turistlerin döndüklerinde hatırladıkları marka. %55 Öküzgözü, %45 Boğazkere kupajı bu şarap meşe fıçılarda 24 ay yıllandırılmış. Açık yakut rengi. Tatlı ve çok yumuşak, bitişte biraz kumlumsu / kaba. Belki de en iyi olduğu zamanı geride bırakmış.,
Selendi 2006
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2008-2010
Bu şaraphanenin öyküsü ilginç. Başarılı bir banka yöneticisi emekli olduktan sonra bir arazi satın alıyor. İsrailliler bağı onun için hazırlıyorlar. Bana “insanlar onu sevdikleri için şarabını da seviyorlar” diye söylendi. Şaraptan elde edilen tüm gelir, kızların eğitimine harcanıyor. Cabernet, Merlot, biraz da Syrah. Koyu vişne çürüğü renkli. Şarapta en taze / diri meyveler yok ama, hafif çikolata ve malt tonları hissediliyor, sevilmesi kolay bir şarap. Bitişte, düzgün kuru tanenler mevcut.
Corvus Aegea Kuntra 2006 (*)
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2008-2010
Bu yaşamının görece olarak erken döneminde olan şarap çok tanenli ve fazla kıvamlı duruyor, ancak insanı endişelendirecek kadar düşük asitli. Bu şarabın bir ahenge ulaşacağını fazlaca öngöremiyorum.
Doluca, Signium 2006
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2010-2012
%54 Shiraz, %33 Boğazkere kupajı. Kupajda başka hangi üzümler var bilemiyorum ama, 13 ay boyunca Amerikan ve Fransız meşe fıçılarda yıllandırılmış. Çok koyu vişne çürüğü renkli. Burunda oldukça fazla meşe mevcut; çok asitli ve orta damakta bir boşluk var. Acı. Ahenkli / eksiksiz bir şarap değil.
Idol, Consensus 3 Meşe Shiraz/Cabernet/Merlot 2006
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009-2010
%50 Shiraz, %25 Cabernet Sauvignon, %25 Merlot. Oldukça belirgin bir Avustralya tarzı şarap. Damakta tatlı ve biraz ince. Meyvesi çok önde ve çok Yeni Dünya tarzı. Bitişte oldukça kuru tanenler mevcut.
Kavaklidere Alicante 2008 (**)
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2011-2013
Taransaud meşe fıçılarda. Çok koyu, şu anda oldukça baharatlı meşenin hakim olduğu bir şarap. Vişne. Çok taze / diri meyve. Oldukça güçlü bir asit. %14 alkollü.
Sarafin Shiraz 2007
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009-2011
Anlaşıldığı kadarıyla %5 de Cabernet Sauvignon içeriyor. Koyu vişne çürüğü renkli. Oldukça redüi gibi. Bitişi çok sert ve haşin. Orta damakta fazlaca meyve yok. Belki genç baplar ve redüktif açık şarap yapımının sonucu.
Turasan, Seneler Cabernet Sauvignon 2007
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009-2012
Kapadokya’da işleniyor ancak olasılıkla üzümler başka bölgelerden taşındı ve o sırada sıcağa maruz kaldı. 500 litrelik fıçılarda fermantasyon gerçekleştirilmiş. Çok koyu renkli. Sürmatürasyon (aşırı olgun meyve) tonları mevcut –bana çok Napa şarabı gibi geldi. Bu şarapta biraz da dirilik ve meyve özgünlüğü olmasını tercih ederdim. Şarap hafiften Porto’ları da andırıyor, bir kumluluk / kabalık da kesinlikle mevcut. Belki Yeni Dünya tarzı şarapları Avrupa tarzı şaraplara tercih eden Türkiye’de çok popüler bir stil olabilir bu.
Umurbey Cabernet Sauvignon/Merlot 2007
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009-2010
Vişne rengi. Bu şarabın hemen öncesinde tattığım Büyülübağ Cabernet’leriyle kıyaslandığında çok daha basit ve çok daha Yeni Dünya tarzı. Meyvenin ön planda olduğu, çok hevesli ve ilginç olmayan, ancak kesinlikle makul bir şarap. Uzun süreli saklamak için uygun değil.
Urlice Cabernet Sauvignon 2004
Puanı: 14.5/20
İçim Aralığı: 2009
İzmir’e yakın küçük bir işletme. Bu şarap %100 temiz mi? Oldukça sert, acı; acaba fazla mı sıkıldı? Çok ahenkli değil ama kesinlikle Cabernet Sauvignon. Orta damağında bir boşluk var.
(*) Bu Corvus şarapları, eski mimar Reşit Soley’in Bozcaada’daki Corvus (= karga) adlı şaraphanesinde tadıldı.
(**) Çoğu fıçı / tank örneği olan bu şaraplar, Kavaklıdere’nin İzmir’den içerilere doğru istikamette, iyi bir irtifada hoş meyiller üzerine kurduğu etkileyici Pendore bağlarında tadıldı. Stéphane Derenoncourt ve ekibi bu şaraphaneye danışmanlık veriyor. Kavaklıdere’nin yetenekli kadın önoloğu Aslı Omdan buraya sıklıkla geliyor ve çoğu üzümü fermantasyon öncesi bir gün soğuk maserasyona tabi tutuyor. Bağlar oldukça iyi bakılmış görünüyor, üzümün olgunlaşmasını olabildiğince geciktirme amacı güdülüyor ve sulama sisteminin ayarlanması / idaresiyle özelliklilke fenolik gelişme üzerinde duruluyor.
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2007-2009
%50 Öküzgözü, %50 Boğazkere kupajı. Diri mürdüm eriği aromalarına sahip ve şu anda en gösterişli halinde. Bitişte belli bir miktar rafine tanen mevcut. Kuru bir bitişi var.
Pamukkale, Anfora Shiraz 2005 Turkey 16 Drink 2008-11
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 22008-2011
Fransız meşe fıçılarda 18 ay yıllandırılmış. Parlak koyu vişne renkli, basit, meyveli bir şarap. Temiz, tatlımsı ve içimi / anlaşılması kolay. Hafif bir malt kokusu mevcut.
Prodom Syrah/Petit Verdot/Cabernet Franc 2006
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2012
İzmir civarında, hevesli bir üretici. Bu onların ilk rekoltesi. [Gelecek yıllarda] Takip edilmesi gereken biri. Çok koyu vişne çürüğü renkli –sağlıklı bir parlaklığa sahip. Oldukça enteresan / beklenmedik bir burun. Tatlı bir başlangıç ve dolgun bir bitiş. İyi meyve ancak belki de çok da iyi olmayan bir fıçı. İlgi çekici.
Sevilen, Centrum Syrah 2006
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2010-2012
Çok koyu vişne çürüğü renkli. Tatlı, olgun ve yuvarlak. Fazla zarif olmasa da, bol meyveli ve şu an için lezzetli olmaktan çok tatlı. Biraz hamlık da içerir şekilde biraz basit. Belki de bağlar genç. Çok fazla derinlik ve zarafet mevcut değil.
Talay Cabernet Sauvignon/Merlot 2006
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2008-2011
Bozcaada’da çok eski ve geleneksel bir üretici. Çok koyu vişne çürüğü renkli. Tatlı, etsi bir burun. Bana baharatlı Maremma [Bolgheri ile birlikte “Super Tuscan” denilen şarapların geldiği iki bölgeden biri] kırmızılarını hatırlatıyor. Çok diri / hayat dolu ve oldukça cazip baharatlı bir bitişi var.
Urlice Merlot/Shiraz 2005
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2008-2012
Hafif gri yansımalar içeren vişne çürüğpü renkli. Şaraba deri ve pekmez hakim, sonda da bir miktar tanen mevcut. Büyük olasılık Syrah’dan kaynaklanan, oldukça sert bir bitişi var. Amaca hizmet eden ancak hafif rüstik / kaba dokuda tanen mevcut.
Corvus Aegea Kuntra 2004 (*)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2006-2008
Kuntra, Türkiye’de Karasakız olarak tanınan ve genellikle distile içki yapımı için kullanılan üzümün Yunanca adı. Bu ülkede Bozcaada’da yetiştiriliyor. Şarap halihazırda olgun görünüyor. Gül yaprağı aromaları mevcut, çok yumuşak ancak oldukça hızlı yıllanmış. Biraz tozlumsu ve ince.
Corvus Aegea Kuntra 2005 (*)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2007-2009
Çok tatlı bir başlangıtan sonra asit kendini hissettiriyor –belki meyvesini kaybetmeye başlamış durumda.
Corvus Vinium Karalahna 2004 (*)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2006-2009
Türkler bu üzümün Yunanistan’daki Xynomavro olduğunu düşünüyorlar ve genellikle distile içki yapımında kullanıyorlar. Tamamen olgunluğa erişmiş bir burnu olmasına rağmen, canlı bir koyu vişne çürüğü rengine sahip. Diri aromalar / tatlar ve yumuşak bir meyveliliği var. Tamamen olgunklaşmış / şaraba entegre olmuş tanenleri ve canlı, hoş bir asitliliği mevcut.
Doluca, Karma Shiraz/Boğazkere 2007
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2009-2012
%82 Shiraz, %18 Boğazkere kupajı bu şarabın üçte ikisi Amerikan, üçte biri Fransız meşe fıçılarda 15 ay yıllandırılmış. Canli, diri bir koyu vişne rengine sahip. Gösterişli, meyveden zengin bir burnu var. Çok düz / kolay anlaşılabilir, nüans ve zarafeti olmayan, bitişinde oldukça damağı kurutucu tanenleri olan bir şarap. Çok Yeni Dünya tarzı.
Doluca, Kav Boğazkere/Öküzgözü 2006
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2008-2010
%55 Boğazkere, %45 Öküzgözü kupajı. Sağlıklı bir kırmızı rengi var. Tatlımsı ve hareketli, ancak asidi biraz fazla belirgin. Tanenleri ve belki de sonradan eklenmiş asitliliği fark etmek mümkün. Çok ahenkli değil.
Gülor Cabernet Sauvignon-Merlot 2006
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2008-2010
Burunda Bordeaux üzümlerine has meyve aromalarının ötesinde kuru otsu baharatlar ve yeşillik var. Çok fazla asitli ve oldukça oksidasyona açık bir şarap yapım süreci ürünü gibi. Bitişte tozlu / rafine olmayan meyveler mevcut. Sanki oksidasyon veya yüksek sıcaklık sebebiyle bir kısım meyve kaybolmuş izlenimi veriyor. Bu çok üzücü, çünkü aslında bu şarabın bir kişiliği var.
Kavaklıdere Prestige Boğazkere 2004
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2008-2011
100% Boğazkere, tamamı eski Fransız meşe fıçılarda 12 ay yıllandırılmış. Sağlıklı bir koyu vişne renginde.Burunda oldukça cezp edici meşe nüansları mevcut.
Healthy crimson.Some rather attractive oak effects on the nose. Tanenleri rafine, ancak diğer 2004 rekoltesi şaraplara göre daha belirgin. Bitişte hafif kuruyor.
Kavaklıdere VinArt Kalecik Karası/Syrah 2008
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2009-2012
%60 fıçıya girmemiş Kalecik Karası, %40 Syrah. Oldukça dolgun ve gösterişli. Akide şekeri / pamuk şekeri kokusu var yine. Tatlı bir başlangıcı var. Hafif belirgin tanen de mevcut.
Kavaklidere Cabernet Sauvignon 2008 (**)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2011-2017
[Pendore bağlarının] Değişik parsellerinden bir harman. Oldukça sıkı ve doğru yapılmış bir şarap. Bitişte hafif bir hamlık / yeşillik mevcut. Oldukça tatlı bir orta damak sonrası, bitişte fazla kıvamlı. Hala oldukça kıvamlı ama geliştikçe bu orta damakta sağlıklı bir gövdeye dönüşebilir belki. (Merlot ve Cabernet örneklerini bir kadehte yarı yarıya kupaj yaptım ve oldukça hoş buldum).
Mey Kayra, Buzbağ Rezerv 2004
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2006-2008
Bu, bir zamanlar devlet tekelinin sahşip olduğu ve Türkiye’yi ziyaret eden turistlerin döndüklerinde hatırladıkları marka. %55 Öküzgözü, %45 Boğazkere kupajı bu şarap meşe fıçılarda 24 ay yıllandırılmış. Açık yakut rengi. Tatlı ve çok yumuşak, bitişte biraz kumlumsu / kaba. Belki de en iyi olduğu zamanı geride bırakmış.,
Selendi 2006
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2008-2010
Bu şaraphanenin öyküsü ilginç. Başarılı bir banka yöneticisi emekli olduktan sonra bir arazi satın alıyor. İsrailliler bağı onun için hazırlıyorlar. Bana “insanlar onu sevdikleri için şarabını da seviyorlar” diye söylendi. Şaraptan elde edilen tüm gelir, kızların eğitimine harcanıyor. Cabernet, Merlot, biraz da Syrah. Koyu vişne çürüğü renkli. Şarapta en taze / diri meyveler yok ama, hafif çikolata ve malt tonları hissediliyor, sevilmesi kolay bir şarap. Bitişte, düzgün kuru tanenler mevcut.
Corvus Aegea Kuntra 2006 (*)
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2008-2010
Bu yaşamının görece olarak erken döneminde olan şarap çok tanenli ve fazla kıvamlı duruyor, ancak insanı endişelendirecek kadar düşük asitli. Bu şarabın bir ahenge ulaşacağını fazlaca öngöremiyorum.
Doluca, Signium 2006
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2010-2012
%54 Shiraz, %33 Boğazkere kupajı. Kupajda başka hangi üzümler var bilemiyorum ama, 13 ay boyunca Amerikan ve Fransız meşe fıçılarda yıllandırılmış. Çok koyu vişne çürüğü renkli. Burunda oldukça fazla meşe mevcut; çok asitli ve orta damakta bir boşluk var. Acı. Ahenkli / eksiksiz bir şarap değil.
Idol, Consensus 3 Meşe Shiraz/Cabernet/Merlot 2006
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009-2010
%50 Shiraz, %25 Cabernet Sauvignon, %25 Merlot. Oldukça belirgin bir Avustralya tarzı şarap. Damakta tatlı ve biraz ince. Meyvesi çok önde ve çok Yeni Dünya tarzı. Bitişte oldukça kuru tanenler mevcut.
Kavaklidere Alicante 2008 (**)
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2011-2013
Taransaud meşe fıçılarda. Çok koyu, şu anda oldukça baharatlı meşenin hakim olduğu bir şarap. Vişne. Çok taze / diri meyve. Oldukça güçlü bir asit. %14 alkollü.
Sarafin Shiraz 2007
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009-2011
Anlaşıldığı kadarıyla %5 de Cabernet Sauvignon içeriyor. Koyu vişne çürüğü renkli. Oldukça redüi gibi. Bitişi çok sert ve haşin. Orta damakta fazlaca meyve yok. Belki genç baplar ve redüktif açık şarap yapımının sonucu.
Turasan, Seneler Cabernet Sauvignon 2007
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009-2012
Kapadokya’da işleniyor ancak olasılıkla üzümler başka bölgelerden taşındı ve o sırada sıcağa maruz kaldı. 500 litrelik fıçılarda fermantasyon gerçekleştirilmiş. Çok koyu renkli. Sürmatürasyon (aşırı olgun meyve) tonları mevcut –bana çok Napa şarabı gibi geldi. Bu şarapta biraz da dirilik ve meyve özgünlüğü olmasını tercih ederdim. Şarap hafiften Porto’ları da andırıyor, bir kumluluk / kabalık da kesinlikle mevcut. Belki Yeni Dünya tarzı şarapları Avrupa tarzı şaraplara tercih eden Türkiye’de çok popüler bir stil olabilir bu.
Umurbey Cabernet Sauvignon/Merlot 2007
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009-2010
Vişne rengi. Bu şarabın hemen öncesinde tattığım Büyülübağ Cabernet’leriyle kıyaslandığında çok daha basit ve çok daha Yeni Dünya tarzı. Meyvenin ön planda olduğu, çok hevesli ve ilginç olmayan, ancak kesinlikle makul bir şarap. Uzun süreli saklamak için uygun değil.
Urlice Cabernet Sauvignon 2004
Puanı: 14.5/20
İçim Aralığı: 2009
İzmir’e yakın küçük bir işletme. Bu şarap %100 temiz mi? Oldukça sert, acı; acaba fazla mı sıkıldı? Çok ahenkli değil ama kesinlikle Cabernet Sauvignon. Orta damağında bir boşluk var.
(*) Bu Corvus şarapları, eski mimar Reşit Soley’in Bozcaada’daki Corvus (= karga) adlı şaraphanesinde tadıldı.
(**) Çoğu fıçı / tank örneği olan bu şaraplar, Kavaklıdere’nin İzmir’den içerilere doğru istikamette, iyi bir irtifada hoş meyiller üzerine kurduğu etkileyici Pendore bağlarında tadıldı. Stéphane Derenoncourt ve ekibi bu şaraphaneye danışmanlık veriyor. Kavaklıdere’nin yetenekli kadın önoloğu Aslı Omdan buraya sıklıkla geliyor ve çoğu üzümü fermantasyon öncesi bir gün soğuk maserasyona tabi tutuyor. Bağlar oldukça iyi bakılmış görünüyor, üzümün olgunlaşmasını olabildiğince geciktirme amacı güdülüyor ve sulama sisteminin ayarlanması / idaresiyle özelliklilke fenolik gelişme üzerinde duruluyor.
En son Admin tarafından Cuma Haz. 05, 2009 9:33 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Admin- Admin
- Mesaj Sayısı : 5221
Kayıt tarihi : 27/01/08 -
.
Admin Cuma Haz. 05, 2009 9:21 am
Corvus Blend Bianco 2006 (*)
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2008-2011
%30 Çavuş, 60-65% Vasilaki, %6-7 Sauvignon Blanc harmanı. Çok sağlam ve ilginç. Gayet dengeli ve diri asitli –İtalya’nın Fruili bölgesinin en iyi kupaj şaraplarının bir nevi Akdeniz versiyonu.
Corvus Teneia Çavuş 2004 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2006-2010
Bu şarap, bu sofra şarabının bazı Türk şarap üreticilerince aşağılanmasından bihaber olan bir İtalyan şarap danışmanı tarafından yapılmış. Oldukça belirgin altın renkli; ama buna rağmen burunda övgüye değer derece taze / canlı;damakta ağzı dolduracak derecede limonsu meyveli.
Corvus Teneia Çavuş 2006 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2007-2011
Yine limonsu meyve ancak bu sefer mineral tonları da mevcut. 2004 rekoltesinden daha yumuşak ancak övgüye değer derecede yoğun ve çok yönlü. Sofra üzümlerinden yapılan bir şarap için hakikaten çok iyi.
Corvus Zeleia Vasilaki 2007 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2012
Doğrudan fıçıdan gelen bir örnek; sanki fıçı bu üzümün kendinden gelen hafif keskinliği daha belirgin hale getirmiş gibi. Oldukça sağlam bir yapısı var.
Diren Selection Beyaz 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2010
Bir aile şirketi olan Anadolu’daki bu şaraphane oldukça deneysel girişimlerde de bulunuyor. %50 Narince, %50 Chardonnay kupajı. Lezzetli ve narin. Görece olarak hafif gövdeli ancak bu kesinlikle bir kusur değil. Sıcak bir günde bu şarap bir nimet olacaktır.
Kavaklıdere Narince-Emir 2008 (**)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-20??
Kapadokya’daki Côtes d'Avanos bağlarından, %84 Narince, %16 Emir. Narince yeni fıçılarda; Emir ise bir yaşındaki fıçılarda sur lie (maya ile) bekletilmiş. Burunda bağlar ya da üzümden çok vinifikasyon (şarap yapımı) mevcut! Fıçısız Emir ve Narince’lere göre üzümden gelen aromaların daha az belirgin olduğu tatlımsı bir başlangıcı var. Bitişi de tatlımsı. İyi yapılmış fıçılı bir beyaz şarap olmasına rağmen, bu üzüm türlerinin kendilerine ait aroma ve tatları almayı arzular safhada bulunan benim için biraz moral bozucu. Oldukça cazip akasya balı notları da mevcut.
Kocabağ Emir 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-20??
Bir süredir Kavaklıdere idaresinde olan Kapadokyalı bir üretici. Şaraplar, Kapadokya’daki tüf mağaralarda yapılıyor. Burunda bir kısım gerçek öz ve karakter mevcut. Sanki defne yaprağı aromaları mevcut. Çekici, ağzı dolduran meyve, iyi bir dokusu ve canlı, keyifli bir asitliliği var. Taze / diri, konstantre, belirgin / olumlu bir bitişi var. Ne kadar süre yıllanacağına ilişkin bir yorum yapacak kadar Emir deneyimim yok.
Sevilen Premium Chardonnay 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
İzmir civarında, tesislerinde özellikle iyi bir restoranı da olan, oldukça becerikli bir orta ölçek üretici. Krema vasfının yansıtıldığı iyi bir fıçı kullanımı. Ferahlatıcı!!! Canlı ve gayet dengeli. Orta uzunlukta. Belli bir yıllanma potansiyeli var gibi.
Turasan Seneler Narince 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
Bu üzümleri Türkiye’nin daha kuzey doğusundaki Tokat’tan temin eden orta ölçekli bir Kapadokya üreticisi. Fıçıda olgunlaştırılmış. Orta altın rengi, burunda oldukça cazip, aşırıya kaçmayan fıçı mevcut! Aşırı tatlımsı da değil. Bana [Fransa’nın Bordeaux bölgesinde yer alan] Graves bölgesi beyazlarını anımsatıyor. Güzel. Zarif bir yapısı var. Yaşam dolu / diri. Belli bir yıllanma potansiyeli mevcut.
Corvus Zeleia Vasilaki 2004 (*)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2005-2008
Bakmaya doyulamayacak bir yeşil altın [renginde]. Yeşil yaprak aromaları mevcut. Damakta gayet iyi bir dolgunluğu var ancak asidi bu dolgunluğu dengeleyecek kadar değil.
Corvus Zeleia Vasilaki 2005 (*)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2006-2009
Bir Türk adası olan Bozcaada’ya has bu şarapta, bu Yunan kökenli üzüme has portakal kabuğu aromaları 2004 rekoltesine göre daha belirgin. Bu da insana [Vasilaki’den yapılan şarapların] oldukça gençken içilmesinin en iyisi olacağını düşündürüyor.
Kavaklıdere Côte d'Avanos Sauvignon Blanc 2006
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2007-2008
İlk [22.5.2009, Sunset’teki yemekte] tattığım örnekle kıyaslandığında, bu şarabın karakteristik aromaları daha az belirgin. Şarap övgüye değer ipeksi bir dokuya ve cezp edici bir dengeye sahip. Bitişi oldukça uzun ve gayet dengeli. Muhtemelen en iyisi [bu şarabı da] gençken içmek.
Doluca DLC Sultaniye/Emir 2008
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009
%63 Sultaniye, %32 Emir, %5 Misket kupajı. Burunda bir kısım hakikaten ilgi çekici aromalar mevcut, taze yeşil meyve aromaları ile lezzetli. Ancak bana bu şarapta Emir karakteri daha baskınmış gibi geldi.
İdol Ege Bağları Viognier 2008
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009
İlginç ve oldukça farklı bir burunu var. Parfümlü [çiçeksi aromalı]. Hafif tuzlumsu. Bitişinde asit ve alkol hakim. Orta damakta belirli bir yoğunluğu var. Bu şarapta belli bir derecede Viognier karakteri kesinlikle mevcut. Sanki bağlar olgunlaştıkça şaraplar da daha etkileyici hale gelecek gibi.
Kavaklıdere Çankaya 2008
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009
Diri ve oldukça makul fiyatlı bir Narince (Chardonnay benzeri kremamsı/yağlımsı bir dokuya sahip, oksidasyona meyilli, daha koyu renkli şaraplar yapan üzüm), Emir (volkanik topraklı Kapadokya’nın çok gelecek vadeden üzümü) ve Sultaniye (her yerde bulunan kurutmalık “Thompson Seedless” üzümü) kupajı olan bu şarap, Türk pazarında oldukça yaygın bir şekilde bulunabilmekte. 6 Euro civarındaki fiyatı ile [kalite/fiyat paritesi açısından] ilk yaşında içilebilecek çok iyi bir değer. Çok uzun değil, ancak canlı ve sağlam kişilikli bir şarap. Fıçıya girmemiş bu şarap, uluslararası üzümlerden harmanlanmadığından olsa gerek, Türkiye’de çok da popüler değil. %12.5 alkollü.
Kavaklıdere Prestige Narince 2007
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009-2010
Tamamen yeni Fransız fıçılarda fermante edilip bir yıl dinlendirilmiş. Turasan Seneler Narince’ye göre biraz daha soluk bir versiyonu. Burunda beyaz biberi anımsatacak tonlar mevcut ama acaba bitişte biraz fazlaca tatlımsı sanki.
Sarafin Sauvignon Blanc 2008
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009
Şu anda büyük oranda Doluca tarafından idare edilen Türkiye’nin ilk uluslararası stilde üretim yapan butik üreticisi. Uluslararası bir aromaya sahip –bu şaraba benzer şaraplar dünyanın her tarafında üretilmekte. Çok güçlü bir meyve konsantrasyonu mevcut değil. Biraz bitişi de kısa, ama en azından bitişte insanı aldatıcı ek bir tatlımsılığı da yok.
İdol Ege Bağları Chenin Blanc 2008
Puanı: 14.5/20
İçim Aralığı: 2009
Türkler tarafından çok sevilen anasonlu bir içki olan Rakı’yı da üreten yeni, yükselme eğilimli bir üretici. Oldukça canlı / taze, temiz ve belirgin yeşil elma aromalı; ancak bitişi biraz acı ve hantal bir şarap. Çok sek bir şarap, ancak orta damakta yeterli taze meyve karakterinden de yoksun.
Umurbey Sauvignon Blanc 2007
Puanı: 14.5/20
İçim Aralığı: 2008
Trakya’da Umur beyin (Mr. Umur) sahip olduğu küçük bir şaraphane. Burun ilgi çekici ancak biraz “sıcak” ve “ağır” [alkol belirgin ve pişmiş meyveli]. Başlangıçta biraz tatlımsı ve yavan, ancak bitişi oldukça acı. Çok dengeli ve entegre değil. Geçkin gibi.
Pamukkale Anfora Chardonnay 2005
Puanı: 14/20
İçim Aralığı: 2007?
Bu 18 ay fıçıda kalmış şarabın tatlımsı fıçı tonlarının hakimiyetinde. Damakta da biraz sulu ve bitişte de yine yağlımsı fıçı hakim. Diri lezzetlilikten yoksun. Türk Havayolları [Business Class’ta] bu şarabı servis ediyor.
(*) Bu şaraplar, Corvus Vineyards ziyareti için gittiğimiz Bozcaada’da tadıldı.
(**) Bu şarap, kavaklıdere’nin Pendore bağlarına ziyaret sırasında tadıldı.
Türkiye, açık havada yemek yemeyi de seven bir ulusu barındırmasından dolayı, aynı Lübnan gibi sek rosé şarapları için iyi bir kaynak olmaya aday gibi görünse de, Türkler günümüzde bu pembe şaraba pek meraklı gibi görünmüyorlar.
Sevilen, R Syrah-Cabernet Sauvignon Rosé 2008
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009
Burunda gayet iyi bir dengeye ve ilgi çekici aromalara sahip. Damakta hakikaten diri meyve aromaları ve zarif bir dokusu var. Dengesi oldukça iyi.
Mey Kayra Terra Kalecik Karası Rosé 2008
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2009
Eski devlet tekeli olan TEKEL 2004 yılında Texas Pacific Group’a satıldı ve pazardaki pek çok firma için de kurumsal bir işletme örneği oldu. Firma Amerikalı bir önologla çalışıyor. Kanatma (Saignée) yöntemiyle yapılmış bu ürün, akide şekeri renginde. Hünnap. Gayet dengeli. Hoş ve sek. Bitişi hafif acımsı. Oldukça basit ancak dengeli. Açık havada ızgara balıkla çok iyi bir uyum göstermesi büyük olasılık.
Pamukkale Anfora Trio Rosé 2007
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009
%40 Shiraz, %40 Kalecik Karası, %20 Cabernet Sauvignon kupajı. Burunda ve damakta biraz tatlı gibi. Sanki biraz hantal ve geçkin gibi.
Puanı: 16.5/20
İçim Aralığı: 2008-2011
%30 Çavuş, 60-65% Vasilaki, %6-7 Sauvignon Blanc harmanı. Çok sağlam ve ilginç. Gayet dengeli ve diri asitli –İtalya’nın Fruili bölgesinin en iyi kupaj şaraplarının bir nevi Akdeniz versiyonu.
Corvus Teneia Çavuş 2004 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2006-2010
Bu şarap, bu sofra şarabının bazı Türk şarap üreticilerince aşağılanmasından bihaber olan bir İtalyan şarap danışmanı tarafından yapılmış. Oldukça belirgin altın renkli; ama buna rağmen burunda övgüye değer derece taze / canlı;damakta ağzı dolduracak derecede limonsu meyveli.
Corvus Teneia Çavuş 2006 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2007-2011
Yine limonsu meyve ancak bu sefer mineral tonları da mevcut. 2004 rekoltesinden daha yumuşak ancak övgüye değer derecede yoğun ve çok yönlü. Sofra üzümlerinden yapılan bir şarap için hakikaten çok iyi.
Corvus Zeleia Vasilaki 2007 (*)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2012
Doğrudan fıçıdan gelen bir örnek; sanki fıçı bu üzümün kendinden gelen hafif keskinliği daha belirgin hale getirmiş gibi. Oldukça sağlam bir yapısı var.
Diren Selection Beyaz 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2010
Bir aile şirketi olan Anadolu’daki bu şaraphane oldukça deneysel girişimlerde de bulunuyor. %50 Narince, %50 Chardonnay kupajı. Lezzetli ve narin. Görece olarak hafif gövdeli ancak bu kesinlikle bir kusur değil. Sıcak bir günde bu şarap bir nimet olacaktır.
Kavaklıdere Narince-Emir 2008 (**)
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-20??
Kapadokya’daki Côtes d'Avanos bağlarından, %84 Narince, %16 Emir. Narince yeni fıçılarda; Emir ise bir yaşındaki fıçılarda sur lie (maya ile) bekletilmiş. Burunda bağlar ya da üzümden çok vinifikasyon (şarap yapımı) mevcut! Fıçısız Emir ve Narince’lere göre üzümden gelen aromaların daha az belirgin olduğu tatlımsı bir başlangıcı var. Bitişi de tatlımsı. İyi yapılmış fıçılı bir beyaz şarap olmasına rağmen, bu üzüm türlerinin kendilerine ait aroma ve tatları almayı arzular safhada bulunan benim için biraz moral bozucu. Oldukça cazip akasya balı notları da mevcut.
Kocabağ Emir 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-20??
Bir süredir Kavaklıdere idaresinde olan Kapadokyalı bir üretici. Şaraplar, Kapadokya’daki tüf mağaralarda yapılıyor. Burunda bir kısım gerçek öz ve karakter mevcut. Sanki defne yaprağı aromaları mevcut. Çekici, ağzı dolduran meyve, iyi bir dokusu ve canlı, keyifli bir asitliliği var. Taze / diri, konstantre, belirgin / olumlu bir bitişi var. Ne kadar süre yıllanacağına ilişkin bir yorum yapacak kadar Emir deneyimim yok.
Sevilen Premium Chardonnay 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
İzmir civarında, tesislerinde özellikle iyi bir restoranı da olan, oldukça becerikli bir orta ölçek üretici. Krema vasfının yansıtıldığı iyi bir fıçı kullanımı. Ferahlatıcı!!! Canlı ve gayet dengeli. Orta uzunlukta. Belli bir yıllanma potansiyeli var gibi.
Turasan Seneler Narince 2007
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009-2011
Bu üzümleri Türkiye’nin daha kuzey doğusundaki Tokat’tan temin eden orta ölçekli bir Kapadokya üreticisi. Fıçıda olgunlaştırılmış. Orta altın rengi, burunda oldukça cazip, aşırıya kaçmayan fıçı mevcut! Aşırı tatlımsı da değil. Bana [Fransa’nın Bordeaux bölgesinde yer alan] Graves bölgesi beyazlarını anımsatıyor. Güzel. Zarif bir yapısı var. Yaşam dolu / diri. Belli bir yıllanma potansiyeli mevcut.
Corvus Zeleia Vasilaki 2004 (*)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2005-2008
Bakmaya doyulamayacak bir yeşil altın [renginde]. Yeşil yaprak aromaları mevcut. Damakta gayet iyi bir dolgunluğu var ancak asidi bu dolgunluğu dengeleyecek kadar değil.
Corvus Zeleia Vasilaki 2005 (*)
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2006-2009
Bir Türk adası olan Bozcaada’ya has bu şarapta, bu Yunan kökenli üzüme has portakal kabuğu aromaları 2004 rekoltesine göre daha belirgin. Bu da insana [Vasilaki’den yapılan şarapların] oldukça gençken içilmesinin en iyisi olacağını düşündürüyor.
Kavaklıdere Côte d'Avanos Sauvignon Blanc 2006
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2007-2008
İlk [22.5.2009, Sunset’teki yemekte] tattığım örnekle kıyaslandığında, bu şarabın karakteristik aromaları daha az belirgin. Şarap övgüye değer ipeksi bir dokuya ve cezp edici bir dengeye sahip. Bitişi oldukça uzun ve gayet dengeli. Muhtemelen en iyisi [bu şarabı da] gençken içmek.
Doluca DLC Sultaniye/Emir 2008
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009
%63 Sultaniye, %32 Emir, %5 Misket kupajı. Burunda bir kısım hakikaten ilgi çekici aromalar mevcut, taze yeşil meyve aromaları ile lezzetli. Ancak bana bu şarapta Emir karakteri daha baskınmış gibi geldi.
İdol Ege Bağları Viognier 2008
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009
İlginç ve oldukça farklı bir burunu var. Parfümlü [çiçeksi aromalı]. Hafif tuzlumsu. Bitişinde asit ve alkol hakim. Orta damakta belirli bir yoğunluğu var. Bu şarapta belli bir derecede Viognier karakteri kesinlikle mevcut. Sanki bağlar olgunlaştıkça şaraplar da daha etkileyici hale gelecek gibi.
Kavaklıdere Çankaya 2008
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009
Diri ve oldukça makul fiyatlı bir Narince (Chardonnay benzeri kremamsı/yağlımsı bir dokuya sahip, oksidasyona meyilli, daha koyu renkli şaraplar yapan üzüm), Emir (volkanik topraklı Kapadokya’nın çok gelecek vadeden üzümü) ve Sultaniye (her yerde bulunan kurutmalık “Thompson Seedless” üzümü) kupajı olan bu şarap, Türk pazarında oldukça yaygın bir şekilde bulunabilmekte. 6 Euro civarındaki fiyatı ile [kalite/fiyat paritesi açısından] ilk yaşında içilebilecek çok iyi bir değer. Çok uzun değil, ancak canlı ve sağlam kişilikli bir şarap. Fıçıya girmemiş bu şarap, uluslararası üzümlerden harmanlanmadığından olsa gerek, Türkiye’de çok da popüler değil. %12.5 alkollü.
Kavaklıdere Prestige Narince 2007
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009-2010
Tamamen yeni Fransız fıçılarda fermante edilip bir yıl dinlendirilmiş. Turasan Seneler Narince’ye göre biraz daha soluk bir versiyonu. Burunda beyaz biberi anımsatacak tonlar mevcut ama acaba bitişte biraz fazlaca tatlımsı sanki.
Sarafin Sauvignon Blanc 2008
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009
Şu anda büyük oranda Doluca tarafından idare edilen Türkiye’nin ilk uluslararası stilde üretim yapan butik üreticisi. Uluslararası bir aromaya sahip –bu şaraba benzer şaraplar dünyanın her tarafında üretilmekte. Çok güçlü bir meyve konsantrasyonu mevcut değil. Biraz bitişi de kısa, ama en azından bitişte insanı aldatıcı ek bir tatlımsılığı da yok.
İdol Ege Bağları Chenin Blanc 2008
Puanı: 14.5/20
İçim Aralığı: 2009
Türkler tarafından çok sevilen anasonlu bir içki olan Rakı’yı da üreten yeni, yükselme eğilimli bir üretici. Oldukça canlı / taze, temiz ve belirgin yeşil elma aromalı; ancak bitişi biraz acı ve hantal bir şarap. Çok sek bir şarap, ancak orta damakta yeterli taze meyve karakterinden de yoksun.
Umurbey Sauvignon Blanc 2007
Puanı: 14.5/20
İçim Aralığı: 2008
Trakya’da Umur beyin (Mr. Umur) sahip olduğu küçük bir şaraphane. Burun ilgi çekici ancak biraz “sıcak” ve “ağır” [alkol belirgin ve pişmiş meyveli]. Başlangıçta biraz tatlımsı ve yavan, ancak bitişi oldukça acı. Çok dengeli ve entegre değil. Geçkin gibi.
Pamukkale Anfora Chardonnay 2005
Puanı: 14/20
İçim Aralığı: 2007?
Bu 18 ay fıçıda kalmış şarabın tatlımsı fıçı tonlarının hakimiyetinde. Damakta da biraz sulu ve bitişte de yine yağlımsı fıçı hakim. Diri lezzetlilikten yoksun. Türk Havayolları [Business Class’ta] bu şarabı servis ediyor.
(*) Bu şaraplar, Corvus Vineyards ziyareti için gittiğimiz Bozcaada’da tadıldı.
(**) Bu şarap, kavaklıdere’nin Pendore bağlarına ziyaret sırasında tadıldı.
Türkiye, açık havada yemek yemeyi de seven bir ulusu barındırmasından dolayı, aynı Lübnan gibi sek rosé şarapları için iyi bir kaynak olmaya aday gibi görünse de, Türkler günümüzde bu pembe şaraba pek meraklı gibi görünmüyorlar.
Sevilen, R Syrah-Cabernet Sauvignon Rosé 2008
Puanı: 16/20
İçim Aralığı: 2009
Burunda gayet iyi bir dengeye ve ilgi çekici aromalara sahip. Damakta hakikaten diri meyve aromaları ve zarif bir dokusu var. Dengesi oldukça iyi.
Mey Kayra Terra Kalecik Karası Rosé 2008
Puanı: 15.5/20
İçim Aralığı: 2009
Eski devlet tekeli olan TEKEL 2004 yılında Texas Pacific Group’a satıldı ve pazardaki pek çok firma için de kurumsal bir işletme örneği oldu. Firma Amerikalı bir önologla çalışıyor. Kanatma (Saignée) yöntemiyle yapılmış bu ürün, akide şekeri renginde. Hünnap. Gayet dengeli. Hoş ve sek. Bitişi hafif acımsı. Oldukça basit ancak dengeli. Açık havada ızgara balıkla çok iyi bir uyum göstermesi büyük olasılık.
Pamukkale Anfora Trio Rosé 2007
Puanı: 15/20
İçim Aralığı: 2009
%40 Shiraz, %40 Kalecik Karası, %20 Cabernet Sauvignon kupajı. Burunda ve damakta biraz tatlı gibi. Sanki biraz hantal ve geçkin gibi.
Admin- Admin
- Mesaj Sayısı : 5221
Kayıt tarihi : 27/01/08 -
Similar topics1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz