ZEKAKÜBÜ
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

ZEKA NEDİR

Aşağa gitmek

ZEKA  NEDİR Empty ZEKA NEDİR

Mesaj  Admin Perş. Mayıs 15, 2008 11:24 pm

Zeka nedir?
"Zeka", kişinin zihinsel becerileri ve bilgi dağarcığını öğrenmek, problem çözmek ya da toplumda değer gören sonuçlara ulaşmak için kullanabilmesi olarak tanımlanıyor.

Zeka testi nedir?
Kişilerin zihinsel becerilerini ölçebilmek ve onları zihinsel beceri konusunda diğer insanlarla karşılaştırabilmek amacıyla geliştirilen ölçümlerdir.

* Zekaya ilişkin öne sürülen ilk fikirler ve kişilerarası zihinsel becerileri karşılaştırabilme motivasyonu tarih öncesinde 2200'lü yıllara dek uzanıyor. Bu tarihlerde, Çinli hükümdarların hizmetçi alımlarında geniş çaplı yetenek testleri uygulattıkları biliniyor.

19. yy. sonlarına doğru.
19.yy.ın sonlarına doğruysa günümüz zeka testlerinin temelleri atılmaya başlanıyor. O yıllarda Francis Galton kişilerin zeka kapasitelerini duyumsal ayrım yapabilme yetileri ve motor koordinasyonlarıyla ölçmeye çalışıyor. Her ne kadar öne sürdüğü yetiler zekayı ayırt eden ölçümler olmasa da, bireysel psikolojiye yol açtığı ve zekayı onunla ilişkilendirilen etmenler üzerinden nesnel olarak betimlemeye çalıştığı için tarihte önemli bir yeri var.


Alfred Binet
Francis Galton

Alfred Binet :
Francis Galton'dan hemen sonra Alfred Binet ve arkadaşları günümüzde en sık kullanılan zeka ölçümlerinin ilk ipuçlarını vermeye başlıyor. Her ne kadar temel amaçları çocuklara zihinsel gerilik tanısı koyabilmek olsa da, geliştirdikleri ölçümler genel hatlarıyla günümüz zeka testlerinin de ilham noktası. Binet, Galton'dan farklı olarak zekanın kişinin bellek, yargı ve anlama gibi karmaşık alanlardaki performansına dayalı olduğunu düşünüyor.

Zeka Yaşı:
Bu kavram ilk olarak çocukların zihinsel gelişimine atfen 1908 yılında Binet ve Simon tarafından ortaya konuluyor. Zeka yaşı, testte çocuğun hangi yaşa aralığına giren skoru aldığına göre belirleniyor. Örneğin, 5 yaşındaki bir çocuğun zeka testindeki performansı yüksekse, zeka yaşının daha yüksek olduğu söylenebiliyor.

IQ

IQ: Kişilerarası karşılaştırma yapabilmeye olanak sağlayan zihinsel işleyiş skoru.
Terman, 1916 yılında Binet Zeka Testi'ni tekrar gözden geçirerek Stanford-Binet Testi'ni geliştiriyor. IQ ise işte o testte kişinin zihinsel yaşının kronolojik yani biyolojik yaşına bölümünün 100 ile çarpımı.

IQ = (Zihinsel Yaş / Kronolojik Yaş) x 100
Haliyle ortalama bir zekaya sahip kişinin zihinsel ve kronolojik yaşı aynı olacağından skoru 100 olarak öngörülüyor.
! IQ ya da Stanford-Binet testinin geliştirilme amacı okul performansını ölçebilmekti. Oysa ki ne yazık ki bu skor bugün, hayatın diğer alanlarında da kişinin başarılarının büyük bir göstergesiymiş gibi ele alınıyor.

Wechsler Zeka Testleri

Yetişkin ve çocuklar için ayrı uyarlamaları olan Wechsler Zeka Testleri, gerek sözel gerekse dil dışındaki zihinsel yetenekler ölçmeyi hedefleyen pek çok alt testten meydana geliyor.

Zeka testlerinde ortaya çıkabilecek en büyük sorun dil sorunu. Kültürden kültüre uyarlama gerektiren bu testler ana dilde alınmadıkça düşük skor verebiliyor.

Sözel Alt Testler
Dilin de sembollerden (harfler) meydana geldiğini düşünecek olursak sembolik düşünce ve dil becerilerini
ölçen bu testlerde genel bilgi dağarcığı, aritmetik yetenekler, kısa süreli hafızada sayı tutabilip onlarla işlem
yapabilme ve sözcük bilgisi sınanıyor.

Sözel Olmayan Performans Alt Testleri
Resim düzenleme (sırası karıştırılmış karikatür parçalarını sıraya koyma) ve resim tamamlama (bir resimdeki
eksik elemanları bulma) becerileri sınanıyor.

Genel bir IQ skorundan ziyade Wechsler Zeka Testleri 14 farklı alt test için ayrı skorlar belirliyor. Ek olarak
kişinin sözel ve performans IQ skorlarını veriyor.
Testin en son revizyonuna göz atacak olursak:
* Sözel anlama (kişi dille ne kadar iyi düşünebiliyor)
* Algısal düzenleme (kişi görsel figürlerle ne kadar iyi düşünebiliyor)
* Kısa süreli bellek ve
* İşlem hızı da ölçülüyor.

Wechsler Zeka Testinde Kullanılan Soruların Benzer Örnekleri

Sözel Alt Testler Anlama: "İşleyen demir ışıldar." sözü ne anlama geliyor?
Aritmetik: Bir çocuk 1 km. yolu 10 dakikada koşuyorsa, bir dakikada yolun ne kadarını koşar?
Benzerlikler: "Yavaş" ve "Hızlı" sözcüklerindeki ilişki/ benzerlik nedir?
Rakam Sayma: Okunan sayıları geriden başa doğru tekrarlayınız:
"8-4-2-1-9".

Performans Alt Testleri
Resim Tamamlama: Verilen resimlerdeki eksikliklerin ne kadar zamanda ve ne kadar doğrulukla bulunduğunu ölçüyor.

Küp Dizaynı: Kırmızı ve beyaz şekillerin benzerlerine kadar çabuk ve doğru bir şekilde yapılıyor, bu beceriyi ölçüyor.

Resim Düzenleme: Herhangi bir hikayeyle bağıntılandırılan resimler dizisinin ne kadar çabuk ve doğru bir şekilde sıralandığına bakıyor.




IQ skorlarının toplumdaki çan eğrisi dağılımı:
100 skoru ve çevresindeki kişi sayısı oldukça fazlayken bu skorun yukarısı ve aşağısındaki değerler daha seyrek görülüyor.



IQ testlerine güvenebilir miyiz?

Geçerlilik: Bir test için geçerli diyebilmemiz için ölçmeye çalıştığı konuyu gerçekten ölçebiliyor olması gerekiyor. Peki zeka testleri kişinin zekasını gerçekten de ölçebiliyor mu?

Yapılan çalışmalara göre IQ skoru ve okul başarısı birbiriyle oldukça büyük korelasyon içerisinde.
IQ skoru yüksek kişiler okulda da daha başarılı oluyorlar !!!



Güvenilirlik: Bir test için güvenilir diyebilmemiz için testi aynı kişiye farklı zamanlarda uyguladığımızda aynı sonuçları alabilmemiz gerekiyor. Yapılan çalışmalara göre ilk testten üç yıl sonra uygulanan Wechsler'de çocuklar yine ilk skorlarına yakın skorlar alıyor. Sonuç olarak, amaç okul başarısını ölçmekse Wechsler Zeka Testi hem geçerli hem de güvenilir bir test

Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 5221
Kayıt tarihi : 27/01/08

https://zeka.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

ZEKA  NEDİR Empty SOL ELİNİ KULLANANLAR DAHA MI ZEKİ

Mesaj  Admin Perş. Mayıs 15, 2008 11:26 pm

Sol elini kullanan kişilerin daha zeki olduklarına dair bugüne değin pek çok şey yazılıp çizildi.

Bilim dünyasındaki tartışmalarda konuyla ilgili iki güçlü varsayımdan ilki "bilişsel kalabalık kuramı". Biliyoruz ki beynin sol yarım küresi dil ve sözel becerilerde baskınken, sağ yarım küresi daha çok matematiksel ve uzamsal (mekânsal) becerilerde söz sahibi. Sol el hareketlerini beynin sağ küresinin, sağ el hareketlerini ise sol küresinin yönettiğini düşünecek olursak bilişsel kalabalık kuramı solakların uzamsal ve matematiksel becerilerde daha düşük performans göstermelerini öngörüyor. Çünkü bu yetenekleri kontrol eden sağ yarım küre aynı zamanda sol el hareketlerinin de yönetildiği merkez. Yani etkinliği ikiye bölünmüş oluyor. Oysa sağ elini kullananların el hareketlerini sol yarım küre yönetiyor ve sağ yarım kürenin özelleştiği matematiksel yeteneklerde daha başarılı oluyorlar. İkinci varsayımsa her iki elini de kullanabilenlerin matematiksel becerilerinin daha yüksek olduğunu, çünkü matematiğin sol (dilsel) ve sağ (mekânsal) yarım küreler arasındaki etkileşimi gerektirdiğini söylüyor. Her iki eli kullanabilme becerisininse genelde solaklarda olduğuna dikkat çekerek, solakların matematiksel becerilerinin daha güçlü olduğunu savunuyor. Araştırmaların çoğu ikinci kuramı, yani solakların matematiksel becerilerde daha başarılı olduklarını desteklemekte. Ancak yine de konu hakkında ortaya atılan her bulgu daha fazla araştırmaya gereksinim duyulduğunu vurgulamaya devam ediyor.

Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 5221
Kayıt tarihi : 27/01/08

https://zeka.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

ZEKA  NEDİR Empty EIDETIC (FOTOĞRAFSI BELLEK)

Mesaj  Admin Perş. Mayıs 15, 2008 11:30 pm

Sessiz ve ferah bir deney odası. Önünüzde boş ve beyaz bir zemin var. Biraz sonra asistan, önünüzdeki bu bembeyaz zeminin üzerine renkli, ilgi çekici bir resim koyarak sürenizi başlatıyor. Yalnızca yarım dakikanız var. Resmi belleğinize kazıyabilmek ya da imgesini canlı tutabilmek adına yarım dakika. Daha sonraysa resim görüş alanınızdan çekiliyor ve en ince ayrıntısına kadar resmi hatırlamanız isteniyor: "Öndeki yaprağın kaç damarı vardı?"
Karmaşık bir doku ya da resmin detaylı görsel imgesini canlı tutabilme yetisi olarak tanımlanan " eidetik imgeler ", konu hakkında yapılan ilk deneylerden bir asır sonra halen psikologların aklını kurcalamaya devam ediyor. Dilimize çoğu kez " fotoğrafsı bellek" olarak çevrilse de eidetik imgeler asıl uyaranın tıpatıp kopyası olmayabiliyor. Bu nedenle de "yeniden biçimlendirilen imgeler" oldukları düşünülüyor. Ancak eidetik imgeler kişiye nesneleri görselleştirme ya da onları zihinde canlandırabilme imkanı veren görsel imgelerden farklı. Çünkü herhangi bir zamanda örneğin bir elmayı gözlerinizin önüne getirebiliyorken (görsel imge), eidetik belleğe sahip olabilmeniz için size gösterilmiş bir şeyi her detayına dek aktarabiliyor olmanız gerekiyor. Örneğin matematik denklemleriyle dolu bir sayfaya yalnızca saniyeler içinde bakarak tümünü hatırlayabilmeniz! Fotoğrafsı belleğe sahip kişilerle yapılmış pek çok çalışma var. İlginç olansa, "eidetik" olarak tanımlanan grubun genellikle çocuklardan oluşması. Araştırmacılar, bunu evrimle bağlantılandırıyor. Bir çocuk görsel uyaranlara sonuna dek açık olmalı ki, bellekte ne tutup ne tutmaması gerektiği bilgisini öğrenebilsin. Büyüdükçeyse, imgelerden ziyade "kelimeler" ile düşünme oranı artıyor.

Peki, "eidetik" ya da daha sık anılır şekliyle "fotoğrafsı bellek"e sahip bu çocuklar baktıkları her sahneyi akıllarında tutabiliyorlarsa dünyayı algılarken nasıl oluyor da sorun yaşamıyorlar. Örneğin, annelerinin yüzüne bakıp başlarını babalarına çevirdiklerinde nasıl oluyor da annelerinin imgesi gözlerinin önünde kalmaya devam etmiyor. İşte bu sorunun yanıtı göz hareketlerinde ve kodlama zamanında saklı. Fotoğrafsı imgeler en az beş saniye boyunca söz konusu görüntüye birebir bakma gerektiriyor. Eidetik çocuklar, sürekli göz kırparak imgeyi silebildiklerini, ayrıca onu görebilmeleri için kaynak yüzeye bakmaları gerektiğini, yoksa imgenin yok olduğunu söylüyor. Yani anne görüntüsünün gözlerinin önünde canlı kalabilmesi için annelerini önünde gördükleri duvara bakmaları gerekiyor. Başlarını babalarına, yani diğer duvara çevirdiklerinde ise gözlerinin önündeki görüntüsel imgeyi kaybediyorlar.



Eidetik çocuklar, yalnızca ilk resim gösterildiğinde bunu bir insan suratına benzetmiyor. Zaman aralıklarıyla ilk ve ikinci resim gösterildiğinde ise, bu resimleri belleklerinde üst üste bindirebiliyorlar. Üçüncü resimdeki adam suratı bir anda gözlerinde canlanıyor.

Peki, bu çocukları diğer yaşıtlarından ayıran ne. Daha mı zekiler? Yapılan çalışmalar gösteriyor ki, zeki olmak eidetik belleği diğerlerinden ayırt etmiyor. Çünkü zihinsel gelişimi geri kalmış çocuklarda bile böyle bir yetiye rastlanabiliyor. Zaten işin içine zihinsel beceriler girdiğinde (Örneğin resimdeki herhangi bir öğey adlandırarak gruplamak gibi: çiçek, ağaç vs...) fotoğrafsı imge yok oluyor. Öyleyse bu imgeler, üst düzey zihinsel becerilerden daha farklı bir yerde duruyor olmalı. Ancak ne yazık ki eidetik (Fotoğrafsı) imgeler üzerine yapılan bunca araştırmadan sonra bile hakkında bilinenler çok az. Fotoğrafsı bellek, daha uzun yıllar çözümlenmeyi bekleyen esrarengiz bir konu kalmaya devam edecek gibi görünüyor.

Fotoğrafsı Belleğe Sahip Bir Yetişkin: "Elizabeth"

Eidetic (fotoğrafsı) bellek üzerine yapılan araştırmaların çoğu çocuklar üzerine odaklanmış olsa da, üstün bir yetiye sahip "Elizabeth" isimli bir yetişkin gelmiş geçmiş en büyük istisna olma özelliğini günümüzde de halen koruyor. Elizabeth, resimlerin aynısını aklından tuvale yeniden yansıtabiliyordu. Üstelik çizdikleri, kendisine gösterilen resimlerle üstüste bindirildiğinde çizgiler birbirleriyle eşleşiyordu. Stromeyer'in çalışmalarında (1970) Elizabeth'in sol gözüne 10.000 adet kareden oluşan bir stereogram gösterildi. Haftalar sonra, Elizabeth'in sağ gözüne ilk stereogramın eşi yansıtıldığında, Elizabeth üç boyutlu görüntüyü görmeyi başarmıştı. Bu da demek oluyordu ki, haftalar önce sol gözüne gösterilen 10.000 siyah ve beyaz kare düzeni belleğinde halen canlı duruyordu!

Admin
Admin

Mesaj Sayısı : 5221
Kayıt tarihi : 27/01/08

https://zeka.yetkinforum.com

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz